ilkokul dönemlerinde sorulan annen baban ne iş yapıyor sorusuna hep utanarak cevap verirdim. Bir sınıf düşünün çocukların anneleri istisnasız hemşire babaları ise ya öğretmen ya bankacı ya mühendis ya da memur. Benim annem ev hanımı, babam esnaf. Bu soruyu hep korkarak utanarak beklerdim ben. Sınıfta önemsenmeyen ilgilenilmeyen öğrenciydim öğretmenin gözünde. Öyle ki okula gitmek istemezdim geceleri ağlardım gizli gizli ama aileme bir şey diyemezdim onlar da üzülmesinler diye. Soruları yaparsam dalga geçerdi öğretmenim nasıl yaptın diye yapamazsam da kafama aldığım darbeler kaçınılmazdı. Halbuki sınıftaki birçok kişiden iyiydi derslerim ama görmüyordu işte öğretmenim giremedim bir türlü gözüne. Şimdi kendime kızmak istiyorum ama çocuk aklı işte kızamıyorum. Ama o zamanki aptalca utanmalarım yüzünden şimdi kendimden utanıyorum. Ve şuan annemle babamla gurur duyuyorum. Göğsümü gere gere diyorum annem ev hanımı babam esnaf diye. Çünkü biliyorum ki boğazımızdan geçen her lokmada babamın alın teri, helal kazancı var annemin ise sevgisi var.