her şeyden kıymetli olan, canınızı vermeye hazır olduğunuz "o" insanın yüreğinizi sızlatmasın diye yeniden "o"nla olan tüm yaşanmışlıklarınızı hiçbir yetişkin ve çocuk kalbin ulaşamayacağı yere koymanız...
eskiye ait iç acıtan, can yakan anıları, hayalleri, güzel geçirilmiş günleri, dökülen gözyaşlarını, kalp çarpıntılarını, "o"nu düşünerek geçirilen uykusuz geceleri, söylenmiş sevgi sözcüklerini, edilen yeminleri, oyunları, kavgaları, tartışmaları, yan yana otururken/el ele dolaşırken/sarılırkenki heyecanları, birlikte izlenmiş manzaraları, yenmiş yemeklerin tadlarını, beklemeleri, bekletmeleri, sevdayı, aşkı, hasreti, özlemi, yanyana dizilmiş yüzlerce kelimeyi, birlikte söylenen aşk şarkılarını, birlikte izlenmiş aşk filmlerini, yürünmüş yolları ve o yollarda üstünüze sıçramış çamurları, altında islanan yağmur damlalarını, sıcak havadaki terlemeleri, öpüşlerdeki ıslaklıkları, birlikte uyunmuş yastığı/yorganı, beraber içe çekilmiş is kokan havayı, sıgara dumanını, birlikte içtiğiniz çayın ikinci şekerini, alınan hediyeleri, geleceğinize dair kurduğunuz planları toplayıp bir kutuya bir daha açılmamak üzere evinizin en kuytu koşesine son bir gözyaşı ile saklamanızdır...
üzerinede hiç kimse açmasın diye de bir not düşersiniz... "dokunmayın! içindekiler aşırı derecede yürek yangınına neden olur ve hiçbir insan bundan sorumlu tutulamaz..."