Afyon'dan tezkereyi aldım. Sırtımda askeri çanta düştüm yola. Çarşıya doğru yürüyorum. Hayatımda hiçbir yol bu kadar uzun olmamıştı. Tsk ya küfür ediyordum. Askere giderken yol parası verip de, tezkere alınca neden vermez ki? Babam, askerliğim boyunca ayda 100 tl ya gönderirdi ya da onu da çok görürdü. O zaman sigara 3.5 tl idi. Varın hesabını siz yapın. Çoğu çarşı iznine çıkmazdım bile. Son ay 75 tl göndermişti. Ben de bi askerden borç aldığım 50 tl yi verdim. Gidiyordum artık. Kimseye borçlu kalamazdım.
Sabah 9 gibiydi. Cebimde; 25 tl, 12 kontörlük telefon kartı ve çük kadar telefon rehberi. Kafamda deli düşünceler. Kimden borç istemliydim? Babamı para diye arayamazdım. Birkaç kişi aklıma geliyordu ama erkendi saat. Bir yandan da hesap yapıyordum. En doğru insanı aramam lazımdı. Çünkü telefon kartındaki kontör azdı ve cep telefonu aradığım için su gibi içiyordu. Acıktığımı hissettim. Börekçiye oturdum. Haftasonu çocukların öve öve bitiremediği o Börekçiye. Yapacak fazla bir şey yoktu en kötü akşam hava karardığında geri dönerdim bölüğe. Ne de olsa halen askerdim.
Zaman hızla geçmeye başladı. 2 saati devirdim Börekçide. Bu arada en doğru kişiyi de bulmuştum. Okan. Yine onu arayacaktım. En yakın arkadaşım. Biliyorum onun da parası yoktu ama aklı vardı. Beni iyi anlardı.
Bi sigara yakıp Çevirdim numarayı.
"Aradığınız kişiye şu an da ulaşılamıyor. Lütfen ..."
ahizeyi kırmamak için hiçbir sebebim yoktu. Daha kötüsü ne olabilirdi ki? Usul usul yürüdüm en yakın parka. Oturdum. Elimdeki çük rehberde tekrar isimleri okumaya başladım. isimleri okusam da aslında kafam hiç orada değildi. Küfür ediyordum. Herkese ve her şeye. Dilencinin sesi kesti bu isyanı.
Allah rızası için bi sadaka. Allah sevdiklerine kavuştursun.
Çantayı gördü ya çakal. Yolculara edilen duayı ediyor. "Al amk al. Zaten 13.5 tl m kaldı 1 ini de sen al." dedim içimden. Sonra yine devam ettim.
Bunun duası kabul olsa kendine Hayrı olurdu.
Bir numara daha buldum. Eski patronum kemal abi. Ama onunla da hal hatır sormadan mevzuya girilmez. Buna da kontör yetmez. Neyse çevirdim numarayı.
-kemal abi ben ... tezkere aldım da babama da ulaşamadım. Varsa bir bilet..
Yalanımı sikeyim. Ama bir şeye dayandırmalıydım bu sorunu. Adam konuşturmadı bile "Kaç para lazım koçum?" O an hiçbir şey daha mutlu edemezdi beni. Yapacak tek şey kalmıştı. PTT bahçesinde beklemek. Saat 2 gibi gönderirim demişti. Uzun geçen bekleyiş sonunda çektim parayı. Eve dönüp işe başladığımda ilk Maaşım ile o borcumu kapattım. Zorla da olsa aldı parayı.
Yazarken bile Kaç sigara içtim hatırlamıyorum. Yaşamayanın asla bilemeyeceği anılardır.