Bir kez daha Dünya'ya "cambaza bak" oyununun oynandığının kanıtı olan konjonktürel vak'a...
Olayı biraz daha açacak olursak El-nusra ve PYD'nin yapılarını bilmemiz gerekmekte...
El-nusra, Selefi islam inancını benimsemiş, yani "Vahhabi" olarak tanımlanmış, Suriye'de Esad'ı devirerek Selefi/Vahhabi bir rejim kurmayı hedefleyen bir örgüt...
PYD ise PKK'nın Suriye kolu, en azından Suriye'deki stratejik ortağı...
Ama bu örgütler kukla ve asıl "Kuklacılar" bu örgütler üzerinden Ortadoğu'da dizayn peşinde olan emperyal güçler...
O zaman Ortadoğu'ya şöyle bir göz atalım...
Vahhabi/Selefi geleneğine en çok bağlı olan, gelişmesi için el altından pek çok örgüt, STK ve partiye para dağıtan ülke hangisi? Suudi Arabistan...
Selefi/Vahhabi islam'ın Suriye'de egemen rejim olması kimin işine geliyor? Suudi Arabistan ve tabii aslıında ingiltere...
Yani El-Nusrayı besleyen kaynak Suud Krallığı eli ile ingiliz "tacı"... Çünkü El Nusra başarılı olursa ingilizler,Suudi Arabistan kontrolündeki El Nusra sayesinde Türkiye sınırına kadar olan geni bir alanı "nüfuz alanı" haline getirecekler... Bölgedeki yeraltı kaynaklarının kontrolünü ele geçirecekler...
Suudi Arabistan ise El Nusra başarılı olursa bölgedeki ezeli rakibi iran'ın elinden en büyük koz olan Suriye'yi alarak Ortadoğu'daki Şii etkisini büyük ölçüde yok etmiş olacak...
Normal şartlarda ABD'nin de ingiltere ile "stratejik ortaklığı" ve Ortadoğu'daki iran etkisinin kırılmasını istediği için El-Nusra'yı desteklemesi gerektiği düşünülse bile işler hiç de o kadar basit değil...
Özellikle 1 Mart Tezkeresi sonrasında artık Türkiye'yi güvenilir müttefik olarak görmeyen ABD, bölgede yeni partnerini Kürtler olarak belirledi...
Öte yandan ABD'nin, zaten Suudi Arabistan ile Irak'ın Güney kesiminde kendisine nüfuz alanı oluşturan "stratejik müttefiki" ingiltere'nin El-Nusra vasıtası ile Suriye'de de hakim emperyal güç olursa Irak'ın işe yaramaz orta kısmı ile, kuzeydeki Kürt bölgesi arasında sıkışıp kalacak ve arkasına da iran ve Rusya gibi 2 potansiyel düşmanı alacak olmanın verdiği rahatsızlığı yaşadığı aşikar...
Bu nedenle ABD'de bölgedeki müttefiki Kürtlerin Suriye kolu olan PYD'yi desteklemekte...
Yani aslında El Nusra ve PYD piyon,bunLarın birbirine savaş açması da oyun...
Asıl büyük oyun çok derinlerde oynanıyor ve şu anda Ortadoğu'da 100 yıl sonra yeniden en etkin güç olmak gayesindeki ingiltere El-Nusra ile hamlesini yaptı ABD de cevabını PYD'yi sahaya sürerek yapacak...Yani asıl savaş ABD-ingiltere savaşı...
Bu arada ABD süreç içerisinde PYD'ye silah ve Kandilden "savaşçı unsur" desteğine izin vermesi için Türkiye'nin kapısını çalabilir....
Türkiye burada PYD'ye Kobani'de olduğu gibi Kandil'den teröristlerin savaşçı unsur olarak geçişine izin verirken, bunun karşılığında Türkmenlerin güvenliği ve Musul petrolleri konusunda yeni tavizler isteyecektir.
istenilen tavizler alınamadığı taktirde, PYD'ye geçiş izni veren Türkiye PYD ile savaşacak El-Nusra, Işid gibi (IŞiD Kobani'nin intikamını almak için El-Nusra saldırısını fırsat bilerek saldırıya geçebilir) terörist gruplara silah satabilir...
Rusya-iran ikilisi ise taraflardan hangisi zayıflarsa ona destek verecek ve çatışmanın uzamasına yardımcı olacaktır.Neticede Rusya-iran ikilisi Esad yönetimini desteklemektedir. Yaşanacak çatışma ne denli uzarsa taraflar o kadar çok kayıp verecek, askeri güçleri o denli azalacak ve o denli yıpranacaklardır. Tabii bu arada Esad'ın durumunu daha da sağlama alması için altın değerinde zaman da kazanılmış olacaktır...
Tek bir yeni hamle bakalım Ortadoğu'da kaç taşı yerinden oynatacak?
