Gereğinden uzun akşamlar, geceler, sabahlar ve günler yaşadım. Geriye doğru çalışıyordu saatim bu sıralarda ve kimse onaramıyordu bu bozukluğu. Her şey, normal diyorlardı saatçiler. Aslında görünürde pek bir aksaklık yoktu. Şu var ki, benim biyolojik zaman ayarımla uyum içinde olamıyor, apansız yıllar öncesinin saat on yedilerini, üçlerini, beşlerini göstermeye başlıyordu saatim.