Nedense şu sıralar en çok düşündüğüm başlıktır.
Kendime dahi itiraf edemediğim gerçekleri neden burada kaleme aldığım da, ciddi bir sorunun varlığındandır sözlük.
Hayatım boyunca ebeveynimin yetiştirdiği tarzın nezdinde ilerliyorum, kimseye karışmadan, saygı duyarak, sevmeyi bilerek, hak yemeden.. Ama olmuyor. Bi-iki insan vardır, benden kaynaklı sebeplerle (zor aldığım kararlar doğrultusunda) hayatımdan çıkardığım.. Onun dışında hep koruyup kollarım. Ama hatayı onlara olan bağlılığımdan mı yapıyorum? Bilmiyorum sözlük. inancı tam birisiyim, yani Allah korkusu taşıyorum en azından. Hareket ederken, insanların benim için olan düşüncelerine hâlel getirmemek adına ciddi mânâda çaba harcıyorum. Vallahi.
Ama onlar ısrarla benden yana yakınıyor. Hele de bir tanesi var.. Akıllara zarar. En kıymet gördüğümdür kendisi. Ama artık bana karşı olan eylemlerinden, sözlerinden ve hissetiğim fikirlerinden ötürü beni büyük bir yeise düşürmüştür. Şaşkınlık içerisindeyim âdeta. Hesab edin.
Ne yapacağımı da bilmiyorum. Bunları ahkâm kesmek için de kaleme almıyorum. Artık yürümekten yoruldum. Açık kart oynayın diyorum, açık! Sürekli düşünmekten beynim yanıyor. Aileme karşı olan sorumluluklarımdan ziyâde, saçma insanları ve onların yaptığı eylemleri anlamlandırmaya çalışmaktan gınâ geldi artık. Elime taş alıp ezmek istiyorum kafamın içindekileri. Bazen kendimi de öldürmek istiyorum.
Bi saniyeliğine günah olmasa, cidden yaparım bunu. Cehennem gibi dünyada, cehennem gibi insanlarla yaşamaktansa.. Bi kez ölürüm, kendi günahlarımda kavrulurum veyâhut Hakk'tan af için dilenirim.
Onlar da benim için kafa yormamış olurlar. Hatta gitmeden evvel de bi torba kınayı da miras olarak bırakırım. Son nefesimi verdiğim gibi, münâsip yerlerine yakmalarını vasiyet ederim. Mutlu olurlar efenim. Ölmemi bekleyen o kadar çok var ki.. Gider ayak sevâp hâneme pointleri toplamış olurum.
Elvedâ leş dünya.