gül aya gönlünü vermiş
kalbinde kırık melodiler dolaşıyor
aşka açılmış tüm kapılar
gecenin dramına hazırlanıyor
hüznün gözyaşları
uzaklardan ağlıyor melisa...
acının adı aydınlık bir şehvet
yorulan da olur elbet yorulmayan da
sevgili olmak düşler kadar güzel
gözyaşlarına göz kırpıyor melisa...
gülün boynu bükük ve durağan bir gün bugün
içilen şaraplarda gecenin yorgunluğu dolaşıyor
vahşi bir fırtınanın faytonlarına binmiş melisa...
hüzünlü gözlerinde şehvetin dudak izleri var
melekler yollanmış ona
aşka yenik düşen kalbine;
şarkılar dikmek için ağlıyor melisa...
tutku ve acı...
ölüm ve yaşam gibi birbirinin arkadaşı
elde kalan hatıralar;
beni gözyaşına yaklaştırır melisa
derin yaralar açılır her uyanışta ruhunda
yollarına çıkar geceden kalma kalabalıklar
gemici fenerlerinin ışıkları altında bekler melisa...
ebemkuşağı teninde güneşin ayak izleri var
ışıklar yollanmış ona
ateşe yenik düşen kalbine;
yağmurlar ekmek için ağlıyor melisa...