evet, söz konusu hadisin kuran'da refere edilen ayetlerle çeliştiği apaçık ortadadır.
ne var ki ehl'i sünnet ve'l cemaat anlayışına göre hadisler ayetlerle çelişebilir. durum öyle icap ediyorsa, çelişki durumunda ayet hadisle "nesh" edilmiş de sayılabilir. örnek: recm meselesi... malum zinaya 100 değnek ayetinin, hadis yoluyla nesh edildiği, yani lafzı durmakla beraber hükmünün kaldırıldığı, evli olduğu halde zina edenlerin taşa tutularak öldürülmesi gerektiği konusunda dört mezhep de hemfikirdir.
velhasıl, bu tür sıkıntılardan kurtulmak isteyen müslümanın yapması gereken ehl'i sünnet ve'l cemaat yolundan ayrılmak, kuran merkezli bir yol tutmaktır. ha, o zaman da dertleri biter mi? bitmez ama nispeten azalır... detayına girmeyelim... bir de kendisine "mezhebi geniş" denmesi tehlikesi vardır.
değinmek istediğim diğer nokta ise şudur: hadisle ilgili mesajlara bakıyorum, gönderenlerin bir çoğu asıl problemin nerede olduğunu anlayamamışlar. şöyle ki dayağın birine bir şeyi yaptırmak için etkili bir yol olduğu konusunda hemfikirler. sorunu çocuk dövmenin uygun olup olmadığı noktasında ele alıp, ahiret azaplarına dikkat çekerek, uygun olabileceğini söylüyorlar.
oysa benim vurgulamak istediğim hususlar:
1- birine bir şey, hele ki gönül işi olan bir şey yaptırmak için dövmenin etkili bir yol olmadığı,
2- hidayet gerektiren bir konuda, "zorla alışkanlık kazandırmanın" makul bir yöntem olmadığı, imanı sakatlayabileceği ve
3- bir yöntem olarak dayağın götürüsünün getirisinden fazla olacağıydı.
yani şahsen, söz konusu arkadaşlar gibi "gönül işlerinde dayağın etkili bir yol" olduğu ön kabulünü yapmış değilim.
