evet saygı değer yazarlar, bu nâcizâne fikri size ve fikirlerinize sunuyorum.
Şimdi, tarım ürünlerinin mâliyetinden, üretenlerin, aracıların giderinden vb. bahsetmeyeceğim. Önemli olan fiyat artışının; giderler vb. Olağan durumlarlardaki eklemeler dışında arttığını hepimiz biliyoruz. Normal yollarla oluşan fiyat elbette ki alım gücümüze uymayabilir fakat bu kadar pahalı olmayacağından kimsenin şüphesi yokturdur heralde. bildiğiniz üzere bir ürün veyâ hizmet nâdirleştiğinde değerlenir. Fiyat artışlarındaki bilinen sebeplerden birisi de budur. çiftçiler, ziraatçiler her ne derseniz üretimi yapıp çoğunluğu işin; ürünün piyasaya sürülmesiyle ilgilenmezler. Bu durumda araya "aracılar" girer ve bu aracılar ürünü üreticiden satın alarak ve kendi payını fiyata ekleyerek bize sunarlar. Olay tam da burada başlıyor zaten. Bu "aracılar" dediğimiz herifler, "nâdirleşen ürün değerlenir" metoduyla aldıkları ürünleri soğuk depolarda saklayarak değerlenmesini bekliyorlar ve ürün değerlenince piyasaya sürerek büyük vurgunu yapıyorlar.
E hani çözüm amk?
çözüm: bu ürün topraktan çıktığı andan itibaren belgeleme ve denetleme yapılmalıdır. O kadar büyük devletiz sonuçta. Liderimiz desen dünya lideri. Hükümet ve liderimiz %50den fazla halk desteğiyle gelmiş. Elbette üretici kazanacak. Ne sandınız?
Üretici sattıklarını fiyat ve miktarıyla belgelemek zorunda olacak. Aracılar da aynı şekilde. Hadi bir problem çıksın sorumlusu benim. Bunu buraya yazdım. Hadi eyvAllah.