keza ilk insandan 1200'lü yıllara kadar kimsenin z.kinde olmamıştır yılbaşı. eski yılı geride bırakıp yeni yıla girme sevinci ise hala anlaşılamamış bir diğer durumdur. olay aslında çok basit, dünya dönüyo ve 365 günde bir insanoğlu ne zaman ne yapacağını bilsin diye içinde oldukları zamanı yeni rakamlarla simgeliyorlar. bunu neden kulayalım ki?
birde yeni yıl şans getirsin diye kırmızı don giyme geleneği var, o da ayrı bir sersemlik. kırmızı don şans getiriyosa hergün kırmızı don giyelim, niye illa yılbaşında giyiyoruz. şans o gece kontrol mü yapıyo, 'sen giymişsin, bu yıl şanslı olcaksın, sende giydiğini sanmışsın ama bu kırmızı değil bordo. renk körlüğümü var sende. renk körü olana şans manş yok...' gibisinden sınıflandırmamı yapıyo. Hem hangi arada kontrol yapılıyo, şansa söylesekde, kontrol etmese olmaz mı? 'ben utanırım sevgili şans, ama bana inan kırmızı don giydim' desek yetmez mi?
ayrıca noel baba denen sakallı amca neden herkese hediye dağıtıyo, çok mu zengin? o kadar zenginse neden açlıktan ölmek üzere olan insanlara yemek götürmüyoda, şömine başında şampanya içenlere hediye dağıtıyo. ayrıca noel baba antalyalı. neden kutuplarda yaşadığını sanıyo herkes.