Genelde aşılan çizgidir. Kendisi bile farkına varmıyordur belki.
Bir holigan düşünün, maçlara gidip her futbolcunun annesine, bacısına, ahlâki değerlerine küfür edip, sahaya yabancı maddeler atıp, Maç sonu eve gidip bilimum internet sitelerine girip, ne bilim facebook, twitter, uludağ sözlük. Takımı yendiyse bu sosyal sitelerden rakipleriyle sınırı aşacak derecede dalga geçmek, küfür etmek, hatta bunların dışarıda kavga eden versiyonları da vardır. Takım yenildiyse gene küfür etmek, saygı göstermeden tartışmak gibi bir hobisi var.
Bir de taraftar düşünün maçlara gidip tezahürat eşliğinde desteğini veren, futbolculara yada başkalarına hiçbir şekilde küfür etmeyen, saygısızlık yapmayan, maç bitişi gene aynı tavrı sergileyen.
ikincisini Düşünemediniz değil mi? Açık konuşayım ben de düşünemedim. Bu takımın, ilk bahsettiğim insan tipine ihtiyacı yok. Ama ikincisine tabiki var. Her insan ister istemez kendini tutamaz, doğru. Dayanamaz küfür eder, bağırır, çağırır. Futbolda zaten bağırırsın, bu normal birşey. Ama bu sana saygısızlık yapma, küfür etme hakkını vermez.
Uzun lafın kısası, bu ince çizgi birçok kişi tarafından görülmez bile. Taraftarlık=holiganlık mantığındadır.