kesinlikle kurgudan anlamaz bu millet. niye anlamaz? çünkü yılda bir sayfa yazı okumaz. allahtan şu sözlükler çıktı, insanların msn'den başka metin gördüğü yerler peydah oldu. neyse, konuya döneyim.
kurgudan anlamamasının kanıtı, yazar-karakter ayrımı yapamamasıdır. elif şafak'ın baba ve piç romanındaki karakterine açılan tck 301 davası, bunun en güzel ve en üst seviye kanıtıdır. keza; hayatın diğer satıhlarında da, kurgu ayırımı yapılamadığına şahit oluruz. ülkem insanının vakit öldürgeci diziler de bunlardan birisidir. örneğin, "polat alemdar" karakterini gerçek bir kişi olarak benimserler. keza aynı dizide ölen karakterlere mezar bile yaptırırlar. örneğin, şemsi inkaya son dönemde "kötü adam" rolünü oynar. onu yolda gören türk insanı, kötü adam karakterinin yaptıklarına karşı tepkisini, şemsi inkaya'ya gösterir.
bu sorunu, ne yazık ki başka bir millette görüp karşılaşmadım. türk milletinin gerekli entelektüelite seviyesine erişmesi için, sanırım daha çok süre gerekiyor. bu, asla ekenomik bir sorunun neticesi değil, kimse kendini ve toplumu aklamaya çalışmasın. bu, bizzat kültürel ve sosyal bir sorun. türkiye'nin çözülmeyi bekleyen ve çözülemeyecek en önemli sorunlarından bir tanesi.