Bugün çıkıp 'soykırım' diyenler, tarihi bilmeyenlerdir. Yaşananların bir soykırım olmadığını kanıtlayan binlerce belge varken, olduğuna dair belgeler sadece bu toprakları huzursuz etmek için yaşayanların kıçlarından uydurduklarıdır. Bu yavşaklar hiçbir zaman oturup 'belge düellosu' yapmaya yanaşmazlar, onlar da bilirler bunun sadece büyük felaket olduğunu, soykırım olmadığını. ikilemde kalanlar, 'soykırım yoktur' demenin faşizmle, ırkçılıkla alakası olmadığını iyi bilmeliler. Bu tamamen faşizme ve ırkçılığa boyun eğmektir, iftiraları kabullenmektir. Her iki tarafta büyük kayıplar yaşandı; eğer bu tartışılacaksa ve konu ırklardan ilerleyecekse tarafların öldürülme şekillerine bakın, vicdanınız karar versin; ama yine de gerçekleri tartarak ilerleyin bu kararınızda, kaynaklara başvurun. Kaldı ki, Srebrenica, Ruanda, Doğu Türkistan, Cezayir soykırımları, Hocalı'da yapıyan katliam daha hafızalarda taptaze dururken, bunları görmezden gelip sürekli Osmanlı-Ermeni yarasını kaşıyan Avrupa'ya bir bakın. Tarih boyunca yaptıkları mezalim, bugün de devam etmiyor mu? Işid'e, El-Nusra'ya, Hizbullah'a ve daha nicelerine bir bakın; kimler var içlerinde, bi araştırın. işbirlikçileri kim hepsini irdeleyin. Şimdi 'Ermeni Soykırımı' diyenlere soruyorum: konu Türkiye olduğunda herkesin ta uzaklardan atacağı bir leke varken, sen bu ülke üzerinde yaşayıp nasıl olur da tarihini bilmeden bu lekeleri kendine yakıştırabilirsin? Ermeni okulları, mezarları, hastaneleri sapasağlam ayaktalar; hiç mi kafanı çalıştırıp, etrafına bakmıyorsun? Ot gibi yaşayıp, her söylenene neden inanıyorsun? Hak ve hukuktan yana bir tavır sergilemek için önce tarihi bil, yaşadığın dünyaya bir bak. Srebrenica, Doğu Türkistan, Cezayir ve Hocalı da ödevin olsun; araştır öyle gel...