insanların sözcüklerin anlamları konusunda fikri olmadığını açıklayan ifadelerden birisi.
arkadaş; seversin, seviyor olman sevilmeni, seviliyor olmanı gerektirmez. bir takımı seversin, takımın aklı, kalbi, hedesi, hödösü yok ki seni sevsin.
bir kenti seversin, uzaktan arkadaşının ayda yılda bir yolladığı fotoğraflarda görebildiğin o şehri özlersin. o kentin sikinde olmazsin. bir sabah uyanıp bahçeli'nin sokaklarında yürümeyi nasıl özlediğini bilmez kent, evden çıkıp hafif yokuş aşağı yürüyüp aslı börek'e gidip börek alıp eve dönerken gazeteci/çiçekçiye selam vermeye aş erdiğini, milli kütüphanede bindiğin dolmuştan güven park'tan geçip sakarya'ya girdikten hemen sonra hosta'dan döner alıp keyif (bar)'de bira ile götürmek istiyor olsan da. ne hosta ne de keyif (bar) orada mı bilemiyorsan, kentin sikinde olmazsın, yine de sever ve özlersin. Ankara lan, Ankara, sevmese de seni, sen seversin.
Türkiye'de olduğun her seferde bir sokak düğününde ya da Roma'da Bari Yolu'nda (via bari) aptal bir fiat 500 ile hız yaparken ankara'nın bağları çaldığında hala aynı kadınla bir düğünü hayal ederken kimse size "sizi sevmeyen birini sevmeye devam edemezsiniz" diyemez. zira ne sokaklar, ne barlar, cafe'ler ne bok ne püsür değildir özlediğiniz, sevdiğiniz ve sevmeye devam ettiğiniz ama sizi artık sevmeyen bir insanı özlüyorsunuzdur.