zeka işi diyorlar ama ben buna pek inanmıyorum. daha çok hafıza işi. ne söylediğini bilmen gerekir. daha önce söylediklerin daha sonra söyleyeceklerinle çelişmemeli. bir anlamda satranç gibidir. yaptığın hamleyi geri alma şansın yok o hamle üzerinden devam etmelisin.
diğer yandan olayın içine kattığın karakterler mümkün olduğunca uzak olmalıdır. karakterler birbirini ne kadar çok tanıyorsa yalanın ortaya çıkma riski o kadar artar. yalnız tüm bunları yaparken kimsenin kalbini kırmamalı. bu da en önemli püf nokta. eğer kalp kırılacaksa en baştan dürüst olun ya da yalanın ortasında her şey boka sarmadan yalan söylediğinizi itiraf edin. en azından güveni geri kazanmak kolay olur.
peki yalan söylemenin ne tür faydaları var?
ilk olarak herkesi mutlu eder. Başarılı olunduğu sürece mutluluk doğru orantılı olarak daha da artar ve zirveye ulaşır. Ayrıca kişinin hafızasını dinç tutar, unutkanlık azalır. Hayal gücünü güçlendirir. Yalan söylenen kişi/kişiler ile daha sağlam bir bağ kurulur, birbirlerine olan ilgi ve sevgi artar.
Peki ne tür zararları var?
Yalan söylenen kişi hüsrana uğrar. Güven azalır. Aralarındaki bağ kopar. Yalan söyleyen kişi kendinden utanır ve kendini beceriksiz hisseder. Muhtemelen olayın içine kattığı karakterlerle de arası bozulur ve çoğunluk tarafından dışlanma tehlikesi ile karşı karşıya kalır.
Not : Bu bilgileri kötü amaçlar uğruna kullanan herkesin şimdiden Allah belasını versin.
Hayatta daima mutlu olmanız dileğiyle... Saygılar.
