gezi'ye, halkın -hem de en az- %50'sinin katıldığını belirten yazar beyanı.
Sorarlar adama direniş nedir diye. Direniş, zulmün olduğu yerde olur. Ben bir karadenizli olarak, türk olmaktan gurur duyan bir türkiye vatandaşı olarak, zulüm görmüyorum. AKP'li falan da değilim. hiçbir siyasi partiyle işim olmaz. yolsuzlukları, onu bunu protesto edelim tabii ki de. Ancak gezi olayları gibi değil. Sizin o masum tavrınızdan faydalanan fırsatçı teröristler berkin elvan gibi bir çocuğu önce öldürüp sonra da kahraman yaptılar. suçlu yine devlet oldu. Kusura bakmayın da sikerler böyle eylemi de eylemciyi de. Önemli olan devletin bekasıdır. kabul etsek de etmesek de %50 oy olan bir partinin iktidarlığı söz konusu. Gövde gösterisini de seviyor. Hatırlayın, gezi olayları sırasında yurt dışından dönüşünde havaalanındaki kalabalığı.
Ayrıca, kendinizi ve ya babanızı ve ya bir yakınınızı taksim ve civarında esnaf olarak düşünün. Hiçbir sebep yokken dükkanınızın camları kırılıyor, yağmalanıyor. sözde kürdistan bayrakları taşıyan, suratları peçeli eylemcileri(!) dükkanına almıyor diye vatan haini ilan ediliyor, sosyal medyada ifşa edilip linç girişiminde bulunuluyor. Yolsuzluk var evet, onların dolaylı yoldan çaldığı paralar gibi siz de en başta bu esnaf kardeşlerimizin hakkını gasp ettiniz.
Diyeceğim şudur ki, ben iki gün boyunca yazarım da sen anlamazsın. Aslında okusan anlarsın da işine gelmez. sizin yaptığınız kaş yapayım derken göz çıkarmak. O yüzden kimse gelip bana gezi direniştir, gezi uyanıştır gibi martavallar anlatmasın. göz var izan var kardeşim.