türkiye'de ''sözde'' çok seviliyor olmasının sebebi ''türk ve müslüman'' gibi yaşıyor oluşundan kaynaklanır. bu da bizim ''beyaz türkler''in çok hoşuna gider. işin dini kısmını bir kenara bırakırsak türklük laz olmanın bir üst kıdemi idi. böyle lanse edildi, böyle dayattırıldı. o yüzden lazlar çok sevildi.
hatta kürtlerle yapılan kıyasta kullanılan örnek şudur: ''ama bakın lazlar özerklik istiyor mu, anadil istiyor mu?''
evet.
laz olmak. başlı başına bir kimlik olarak algılanmadı bugüne kadar bu ülkede. ''laz mı, aaa ehehe fıkra, uzun burun, uy haçan da...'' zaten bu kafaya göre bütün karadeniz ''laz'' idi. halbuki o coğrafyada ''pontos'' da varlık gösterdi. ve rumca, hemşince, lazca dilleri kullanılmaktaydı, ki hala kullanılmaktadır.
neyse; geldiğimiz bugünde lazlar anadilde eğitim de istemektedirler, yerleşim yerlerinin orjinal isimlerini de...
yani bir baskı unsuru olarak, toplulukların kimliğini, benliğini yitirmeleri adına değiştirilmiş yer isimleri bugün istenilen şeylerin başında geliyor. bu da demek oluyor ki bir uyanış var. ama bu sefer topal osmanlar olmayacak. ırkçı faşistlere farklı renklerin bir araya geldiğinde aslında ne kadar güzel olduğunu rumlar, ermeniler, lazlar, kürtler gösterecek.
ama merak etmeyin, sakın ha sakın korkmayın. bir baştan bir başa hiçbir zaman gezemeyeceğiniz o toprak parçasını hiçbiri bölmek için uğraşmayacak. sadece ve sadece özgürlük ve aşk'a dair yaşamak için var olacaklar.
