o kadar dertsiz olsam, bu saatte ne işim var ayakta? ya kişisel gelişimle filan uğraşırdım yada gün içinde kendimi çok geliştirmiş olmanın verdiği mutlulukla pembe rüyalarımda yeşillikler arasında ırmaklardan gelen huzur verici sesler eşliğinde seke seke tatlı bir kız varmış boğaziçinde filan söylerdim. hoplaya hoplaya koşarken kuşlara selam verir, korkuluklara hazır şapkalar fırşatıp isabet ettirirdim. bulutlara göz kırpıp güneşin sıcaklığı altında mayışırdım filan. ama napıyorum (bkz: düş düşlemek)