3 sene önce okuduğum ama arka kapak yazısı hala aklımda olan bir iskender pala romanıdır.
Başlarda insan anlayamıyor ama olaylar o kadar güzel birleşiyor ki insan bir yandan hemen bitirmek istiyor, bir yandan da bitmesin çok güzel modunda okumayı sürdürüyor.
Kitap bitince lalelere ayrı bir ilgim oluştuğu da doğrudur.
Bu da arka kapak :
Lale ile acı gerçekler mutlu düşlere, paslı demirler parlak gümüşlere, yavuz bakışlar tatlı gülüşlere döner birden; lale ile uğruna can verilecek bir sevgili yaşar içimde. Lale bağıma taç ve ben ona muthaç.
Kapa gözlerini ve dinle saki, bir istanbul lalesinin çığlıklarını duyuyor musun?!... istanbul"a çıkmayan bir lale yolu, laleye çıkmayan bir istanbul kadar kayıptır, yitiktir. Rüzgarları toplayan hüzünler, aşklar yoksa istanbul bahçelerinde ve bir kabir başında ışıklar yas tutar gibi laleler ağlar seher vakitlerinde.