dyatlov geçidi vakası

entry36 galeri
    3.
  1. 20. yüzyılın -bana göre- en garip olayı. sayısından şüpheliyim ama açıklamak için 64 farklı iddia ortaya atıldığı söyleniyor. yine 1959'dan beri geçen 56 senede hâlâ kesin konuşabilen yok.

    ha şimdi bazılarınızın çıkıp "ne var kardeşim bunda açıklanamayacak? durduk yere aksiyon yaratmayın" diye çemkireceğini biliyorum. zira şöyle açıklamalar yapılmış: çadırın kurulduğu dağda çığ düşmüş veya kar tabakalarında küçük çaplı göçükler meydana gelmiştir, dağcılar yıkılan çadırdan kurtulmak için çadırı içerden kesip dışarı çıkmıştır, korktukları için bayır aşağı koşmuşlardır, gece karanlığında oraya buraya çarpmışlardır, hatta belki bir çukura düşmüşlerdir, bu yüzden bazıları yaralanmışlardır, geri kalanlarda dışardaki -30 derece civarındaki soğuğa dayanamayıp hipotermiden ölmüşlerdir.

    böyle söyleyince çok mantıklı gibi değil mi ? occam'ın usturası'na da uygun, basit ve geçerli bir açıklama gibi. ama öyle değil işte.

    birincisi, kendinizi o dağcıların yerine koyun. hepsi gayet tecrübeli ve dağcılık konusunda bilgi sahibi insanlar. daha önce de bu tarz turlar yapmışlar ve arazinin şartlarını biliyorlar. bu adamlar neden çadırları kar yüzünden yıkıldığında nerdeyse bir buçuk kilometre gece soğuğunda koşsunlar? tamam, belki ilk anda o karanlıkta hareket eden karın gürültüsü korkutucu olabilir. hatta panik içinde ne yaptıklarını bile bilmeden "fight or flight" tepkisi bile vermiş olabilirler. ama eşşek kadar adamların, tecrübeli dağcıların çadırları yıkıldı diye gerizekalı gibi ormana koşacağına şahsen pek inanmıyorum. çadırın çöktü, "tövbestağfrullah noluyo mk" dedin ve panikle bıçağına uzanıp kestin çadırı. dışarda oksijeni tekrar ciğerlerine çekersen aklına gelemyecek mi "yav bu çadır niye çökmüş" diye ?
    kaldı ki, olay sonrası bölgeye giden uzmanların çoğu, çadırın çığ ya da heyelan olasılığının olmadığı bir bölgeye kurulmuş olduğu konusunda görüş bildirmişler.

    ikincisi, kazazedelerin cesetlerindeki yaralar pek "ormanda koşarken bi yerlere çarpmışlardır, çukura mukura düşmüşlerdir caağnım" diye açıklanabilecek türden değil. bir dağcının kafatasında onun ölmesine sebep olmuş bir çökme kırığı var. bir dağcının gözleri yok. bir diğer dağcının dili, dil kökünden itibaren yok! hadi gözleri olmayan cesedi "vahşi hayvanlar yemiştir" fikriyle anlayabiliriz belki. ama hangi obsesif vahşi hayvan bir insanın dilini dil kökünden koparmaya uğraşır? ya da zavallı kazazedenin gözünü yiyen kurtlar diğerinin kafatasını nasıl kırdı?

    ufo hikayelerini, yeti safsatalarını kaâle almıyorum. mansi efsaneleri de işin popülerliğini artırmaktan başka bir işe yaramıyor. her şey bir yana, neden 1980'ler bu olay tekrar popüler olduğunda araştırma yapmaya çalışan herkese niçin devlet görevlileri bu davadan uzak durmalarını tavsiye etmiş? olayın 20. yılında anma etkinliği kapsamında bölgeye tur amaçlı giden bir ekibin üyesine niçin bir mansi yerlisi "sizin çocukları biz öldürdük" demiş? eğer cinayet söz konusuysa, olay mahallinde neden sadece dağcılara ait ayak izleri var?

    maalesef hâlâ çok bilinmeyen var. ahkam kesmekle olmuyor. bütün o filmler, belgeseller, masallar, korku hikayeleri de bu yüzden. sonunda kazaya kurban gidecek dyatlov ekibinden son anda sakatlığı yüzünden ayrılmak zorunda kalan, merhum yuri rudin'in birkaç yıl önce hâlâ hayattayken bir röportajda söylediği buruk cümle de bu yüzden: "tanrıya tek bir soru sorma hakkım olsaydı, o gece arkadaşlarıma ne olduğunu sorardım."

    umarım artık huzur bulmuştur.
    9 ...