kendinden çok hikayesiyle etkileyen bir mfö şarkısı...
Bazen şarkılardan çok, hikayesi etkiler insanı... Bu şarkı da benim için öyle. Hikayesini bir televizyon programında Mazhar Alanson' dan dinlemiştim ve çok etkilenmiştim.
Önceleri "Vuslat" denen kavuşmayı ya da kavuşamamayı hep divan şairlerinin, şiirlerini ulaşılmaz birilerine adamak için bu kadar kullandıklarını düşünürdüm. Sonra baktım ki çağdaş ozanlar bile bunu yaşamış. Mazhar Alanson' da çağdaş bir ozan bence ve birebir kendi yaşadığı bir hikaye bu...
Hikaye şöyle; Mazhar Alanson, birgün bir kadına aşık oluyor ama önceleri arkadaşlar, birkaç kez görüşüyorlar arkadaş oldukları dönemde... Kadın uzak bir şehirde yaşıyor ve dönüyor memleketine, döndükten sonra büyük bir aşk başlıyor aralarında. Uzaklık ikisini de büyütüyor birbirlerinin gözünde ve ayrı olmak dayanılmaz bir hal alınca, kadın trene atladığı gibi geliyor tren garına. Mazhar kadını garda bekliyor büyük bir heyecanla... Kadın iniyor trenden ve sarılıyorlar... Sonra geri dönüp gidiyor kadın. Vuslat diye birşey var ya!, kavuşuyorsun ve bitiyor...Sonra bu harika şarkı ortaya çıkıyor işte...
Bütün vuslat yaşayanlara iyi seyirler diliyorum...