türk olmak; geri bir ülkede hiç bir değer üretmeden oturup bokunla oynamaktır. dünyalıların laboratuarda sabahlayarak keşfettiği buluşları "kavur icadı" diye küçümsemek, oturduğun yerden hak etmediğin başarı ve kahramanlıkların seni bulmasını beklemektir.
ve türk olamak, öyle bir topluluğun mensubu olmaktır ki; eğer bir sabah bütün hepsi yok olsa dünya insanlarının hiçbir eksiklik hissetmeyeceği hatta, -seksen küsür senedir hala türk kürd diye birbirlerini yiyen barbarlar sürüsü yok oldu diye sevinecekleri adamlar olmaktır.
aynı zamanda türk olmak; dünyanın en değerli yeraltı kaynaklarının üstünde oturmak, zeki ama tembel olmak, büyük bir kültürel mirasa sahip olmak, müslüman olmak ve viran bir ülkede yaşamaya rağmen mamur ülkelerin insanlarıyla kafa bulmak gibi faydalarıda içerisinde barındırır.
hülasa türk olmak; az gelişmiş bir ülkede, az gelişmiş insanlarla, otoriter bir devlet mekanizmasının; arasından tek tip adam çıkaran çarkları altında, bütün dünyanın el birliği edip demokratikleştirmeye çalıştığı ama gerilikte direnen, örneğin bir bangladeşliden yahut bir venezuelalıdan pek de farklı olmamaktır.ama yinede en mutlu türk olmaktır.