düşündüm bütün gece
kurulmuş bir saat gibi.
elimde seçkin bir sözcük
demetiyle,
düşündüm gelip arasam seni.
bütün gece bir saat tıkır tıkır
işledi
vakti anlamak güçtü, ama kulağımdaydı sesi
bir saat suyun
dibinde,
kıvrımlar çizen yelkovanı akrebi.
duydum çaldı gecenin bir
yerinde.
düş müydü, gerçek miydi?
vakti anlamak güçtü, ama kulağımdaydı
sesi.
geldim mi sana, yoksa gelmedim mi?
ne zaman kapatsam
gözlerimi,
hep o saat dibinde suyun
ve ben yanında bir gemi leşi.
belki hiç yaşamadım senin öznel tarihini.
geldim mi sana, yoksa gelmedim
mi?
sen sırtına giymedin çiy tanelerini,
avucuma düşmedi yılın ilk
cemresi
seni hiç görmedim, sana gelmedim,
ikiye ayırmadık biz o tarihi.
neden durmuyor öyleyse dipteki saat?
sen sırtına giymedin çiy
tanelerini.
anılardır bir batığın koruyan gövdesini,
acı verseler
bile.
o saat, o çarpık saat duyuracak sesini
düşümde, gerçeğimde
sevgiyle kurarak kendi kendini
anılardır bir batığın koruyan gövdesini,
acı verseler
bile.
o saat, o çarpık saat duyuracak sesini
düşümde, gerçeğimde
sevgiyle kurarak kendi kendini.
anılardır bir batığın koruyan
gövdesini.