nedense bu kitap buruk bir beğeni ve parıldamayan bir fantazi dünyası yaratıyor. parıldamalı, coşturmalıydı oysa ki; ama bu üçleme o türden bir üçleme değil.
kısaca şöyle: çok leziz değil ama çok doyurucu.
ama geldiğimiz noktada, üç kitabı da bitirip, "okumuşluk" ve "bitirmişlik" lanetine kapıldıktan sonra (iyi bir lanettir bu, kelimelere aldanmayın) besleyici ev yemeklerine doymuş, ama dışarıda eğlenerek geçireceği saatlerin ve sonunda büyük, acılı, soslu ve tatminkâr bir fest fud'un heyecanıyla kalbi (midesi) pır pır eden bir genç olarak ayaklanıyorsunuz.
ezcümle: Acıktım. uyumam gerek.
edit: aslında bu üçleme evliliğe benziyor biraz. ya da uzun zamanlı ilişkilere. ne tuhaf.