cihat nedir, kimlere karşı yapılır, hangi hallerde yapılır, şartları nelerdir gibi mühim soruların cevabını bilmeyen, yada bilipte işine gelmeyenlerin zırvaladığının göstergesidir.
günümüzde allah'ın kanunlarıyla yönetilen her hangi bir devlet olmadığından (iran'dan falan bahsetmeyin, üzerim) dar'ül harp ve dar'ül islam kavramları maalesef tam anlamıyla yerli yerinde değil. yani bir müslüman için cihat, dar ül islam içinde tabii ki farzdır. ama şu anda böyle bir şey olmadığından her müslüman kendi yaşadığı topraklardan mesuldür. kendi ülkesinde dininin her emrini her yerde özgürce yerine getiremeyen bir müslüman türk'ün önceliği türkiye'dir, afganistan değil.
tabii ki kalkıp gidip afganistan'da, filistin'de cihat edenler vardır ki başımızın üstündedirler. ancak cihat sadece kılıçla, tüfekle de yapılmaz. yeri gelir, bir şiir coşturur insanın içindeki islam aşkını yeri gelir bir makaleyle gönüller fethedilir. yani cihat artık kalemle de olur, klavyeyle de.
bu saçmalıkların hepsi, artık türkiye müslümanlarının bilinçlenerek dinlerini her platformda savunmalarından kaynaklanıyor. alıştınız tabii yıllarca pısırık, vur başına al ekmeğini tarzındaki müslümanlara, şimdi iki kelam edince gocunup, saldırıya geçiyorsunuz. anlıyorum sizi, ama elimden gelen bir şey yok. susmak da yok, ölene kadar.