tdk saçmalıkları

entry3 galeri
    3.
  1. 1985-2005 arasındaki dönemde yaptıkları düzenlemelerle birleşik kelimeler konusunda ortalığı tam bir çorbaya çevirmeleri. Kendileri de bu konuda son derece başarısız olduklarını kabul ediyorlar.

    Mesela 1985 yılında yayınlanan imla kılavuzunda ilkokul, arapsaçı, genelkurmay, radyoevi, Gaziantep…” gibi yüzlerce bileşik sözcük hiçbir açıklama yapılmadan ayrılmıştır. Dil Derneği’nin zamanın Milli Eğitim Bakanı Sayın Hasan Celal Güzel’e sunduğu yanlışların bir kısmı, bakanlığın yayımladığı bir genelge ile düzeltilmiş, büyük bölümü kalmıştır.

    Bileşik sözcükler, Türkçenin, hiçbir biçimde engelleyemeyecek en işlek sözcük üretme yollarından biridir. Türkçenin bileşik sözcük yapma kuralları 1965’ten sonra belirginleşmiş, bu yolla dilimize yüzlerce yeni sözcük ve terim; dolayısıyla düşünme, üretme alanımızı genişleten yepyeni kavramlar kazandırılmıştır. Ancak resmi TDK’ce yayımlanan Yazım Kılavuzu’nun 24. baskısında da bileşik sözcüklere ilişkin olarak bütün dilcileri şaşırtan ve örneklerle çelişen tanım ve açıklamalar sürmektedir. Yazım Kılavuzu’nda “BiRLEŞiK KELiMELERiN YAZILIŞI” büyük başlığı altında şu açıklamalar bulunmaktadır. Bu açıklamalarla verilen örnekler arasındaki çelişkiye dikkatinizi çekmek isterim:

    “Belirtisiz isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik fiiller, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çekimli fiillerden oluşan ifadeler, yeni bir kavramı karşıladıklarında birleşik kelime olurlar:yer çekimi, hanımeli, ses bilgisi, beyaz peynir, açıkgöz, toplu iğne,
    eli açık, sırtı pek, söz etmek, gelebilmek…” gibi bir açıklama ile örnekler arasında dilbilgisel açıdan tutarlılık var mıdır?

    Bu kargaşa hala sürüp gitmekte...
    0 ...