dün odana girdiğimde yeşil gözlerinde yaş vardı. o benim herdaim gülen, ciddi olmayı asla başaramayan dalgacı kızım gitmiş, yerine acı çeken bi kız gelmişti.
anladım gerçi ama yine de sordum neyin olduğunu.
ilk hayal kırıklığını, ilk aşk acını anlattın bana.
o an hissetiğin acıyı dindirmek istedim. bir sihirli değneğim olsaydı ve onunla sana hiç bir acının uğramamasını sağlasaydım. ama yoktu. sende herkes gibi düşecek, kalkacak, aldatacak, aldanacak...yaşayacaktın. ağzımdan mantıklı olman gerektiğini, bunların geçici duygular olduğunu anlatan cümleler çıktı. ama biliyorum ki çektiğin acıyı dindirmedi.
hayat böyle işte ufaklık. dönüşü olmayan boktan bi yol. içerisinde her şey var. acı, mutluluk, başarı, başarısızlık...bunlarla başedebilenler, düşünce ayağa kalkmayı bilenler ''güçlü'' insanlar.