araplarda maalesef genel olarak karakter bozukluğu ve çok tehlikeli bir duygu olan böbürlenme var.
şöyle bir olay anlatayım size ki daha iyi anlayasınız;
seksenli yıllarda babam bir iş için suudi arabistana gitmiş ve başka bir konuşma ile bağlantılı olarak üniversiteli bir gence amerika ve avrupanın daha ne kadar sizi sömüreceği, kullanacağı ile alakalı bir soru yöneltmiş. genç ne dese beğenirsiniz.
olur mu efendim demiş. asıl biz onları kullanıyoruz. her işimizi yaptırıyoruz. tüm ürünleri getirtiyoruz. kendi insanımıza bile çalıştırmıyoruz. asıl onlar bizim uşağımız demiş.
babam şok tabi. pek deyip ayrılmış yanından.
büyük ihtimal koşar adım uzaklaşmıştır bu benden yalnız hani anlatımında öyle bir şey demedi daha önceleri.
durum bu dostlar ve hala aynı kafadalar. allah bir nimet(petrol) vermiş sanarlar ki sonsuz. kendilerine yetse bile nesillerine yetmeyecektir. bu aşikar. batı-amerika kendi rezervlerine zerre dokunmazken oraları sömürmektedirler. ülkede fabrika yok, üretim yok, ağır-hafif sanayi yok. sadece ithalat ve tüketim.
cahilliklerinin sefaletini, ceremesini çocukları, torunları çekecek. he o günleri dünya görür mü orası aşikar.