Ormandaki karıncalar müthiş bir düzen ve saadet içinde yaşayıp duruyorlarmış:
ta ki kötü fil ormana musallat oluncaya kadar.
Filin en büyük zevki karınca ezmekmiş. Karıncalar çok hiddetlenmişler. Bir gün karıncaların şefi karınca liderlerinin toplanmasını istemiş, gerçekten sabah yüzlerce koloni lideri,şefin yanında toplanmışlar.
Uzunca bir sessizlikten sonra,şef konuşmuş Arkadaşlar,başımıza gelen felaketi biliyorsunuz. Ne öneriyorsunuz? diye sormuş. Kimi liderler Ormanı terk edelim ,kimisi Saklanalım kimisi de rüşvet verelim derken şef Arkadaşlar ormanımıza file bırakmayacağız,savaşacağız,herkes,tüm karıncalar silahlanıp,iki gün sonra sabah burada toplanacağız diye konuşunca,tüm liderler savaş!savaş!savaş nidalarıyla toplantıdan ayrılmışlar.
Büyük gün gelip çattığında ormanın her yerinden irili ufaklı,siyah beyaz tüm karıncalar sürüler halinde toplanmaya başlamışlar. Her taraftan karıncalar akın ediyormuş,ellerinde iğneler,sopalar taşlar ve herkes şefin tırmandığı kayanın altına toplanmış. tüm karıncalar Zafer!Zafer çığlıkları atarken birden uzaktan uzaktan bir filin ayak sesleri duyulmuş gümp gümp gümp karıncalar saklanıp beklemeye başlamışlar. Bir anda şefin hücum! komutunu duyan karıncalar file saldırmışlar. Filin üzeri bir anda milyonlarca karınca ile dolmuş. Isırıyorlar,vuruyorlar,iğne batırıyorlarmış. Fil şaşkınlığını atınca yere bir sağ ayağını vurmuş,bir sol ayağını vurmuş üstünde hiç karınca kalmamış. Karıncalar bir daha saldırmışlar file. Fil bir sol ayağını vurmuş yere,bütün karıncalar yerde. Sadece tek bir zayıf çelimsiz karınca son anda filin boğazına tutunmuş,düştü,düşecek sallanmaya başlamış. Tüm karıncalar filin etrafında toplanmışlar ve bağırmaya başlamışlar
BOĞ ONU BOĞ!
Bu hikayeden çıkaracağımız ders: eğer başarıya ulaşmak için sağlam planlar yapmazsanız, başarıyı umut etmekten öteye gidemezsiniz.