organ mafyaları hep mevcuttu bu kirli dünyada ama korkutmazdı hatice teyzenin kızının kaçırılması bizi, birilerinin evine sürekli hırsız girer birileri dolandırılırdı biz duymazdık, bankalar hortumlanır devletin ileri gelenleri hep ceplerini paralarımızla doldururdu bizim gibi sübiyanların hakkından alarak oysa biz anlamazdık başbakanın yediği ekmeğin bile bizim rızkımızdan çalındığını.
sağ da sol da ebe sobeydi biz adam asmacayı henüz öğrenmemişken!
töre cinayetlerinden binlerce kadın ölürdü ama annemiz yanımızdaydı ya bilmezdik ölen kadınların birilerinin annesi olabileceğini, gece yarıları biz yatağımızda mışıl mışıl uyurken sokaklarda cinayetler işlenir birileri katledilirdi biz içinde şekerler, oyunlar olan rüyalar görürdük, o zaman süper mario'nun yaşayabilmek için kurtçukların üstüne zıplamasından ibaretti şiddet insanın insanı vurması değil yoksa boncuk tabancanın bile yaktığı acıyı unutamazken deprem etkisi olurdu küçük beyinlerimizde "insanlık meydan savaşı"...
dünya hep kirliydi şu anki kadar olmasa da...biz büyüdük ve anladık ama hala elimizden bir şey gelmiyor ne yazık ki.kirlenmek güzeldir deyip eyvallah çekiyoruz dünyaya.biz küçükken yapılan yanlışların üstüne yanlış ekleyip bir yanlışımıza üç doğrumuz gitti diye karalar bağlıyoruz.iyi halt ediyoruz.