sıçrar efendim sıçrar. hatta bir keresinde, ilkokul yıllarımda üçüncü sınıfa giderken beslenme çantamı* da alıp okula giderdim. öğretmenimiz bize beslenme listesi verirdi pazartesiden cumaya şu şu gıdalar* gelecek diye. yine bir gün börek götürmemiz gereken bir gündü. annem bana okula gideceğim gün börek yapmamıştı, kavga etmiştik, hatta ben ağlamıştım börek yapmıyor diye. sonra ana yüreği işte, dayanamadı. hemen bir hamur hazırladı bir güzel ve beslenme çantam için çiğ börek yapmaya başladı*. her şeyi hazırladıktan sonra kızartmaya sıra geldi bu börekleri. ben oyalanırken, o da böreğimi yapıyordu işte. eline yağ sıçramıştı o sırada. ben de aldırmadan, "ohhh iyi oldu, canıma değsin" demiştim anneme**. sonra böreğimi çantama koyup okula gittim, okulda yedim ve akşam eve geldim. evde ablamla karşılaştım bi ara. bana "annenin eli yandı, git özür dile çabuk" dedi. ben de hemen koştum, anneme sarıldım. "özür dilerim anne, bi daha ısrar etmeyeceğim bir şeyi yapman için." dedim. bi yandan da öptüm ve gönlünü almış oldum.
böyle işte, annenizi üzmeyin. onlara da yağ sıçrar sonra benim gibi pişman olursunuz.*