devir, tayyip erdoğan'ın istanbul belediye başkanı olduğu devir. zorlu bir uçuş ve atlatılan bir dolu tehlikelerden sonra hollanda havayolları klm'e ait bir airbus yolcu uçağı atatürk havalimanına inebiliyordu.
uçağın pilotu hava meydan kontrol salonunda başından geçenleri anlatırken birden televizyona dikkat kesildi, televizyonda uzun boylu, genç ve yakışıklı bir adam bir toplantıda uzun uzun birşeyler anlatıyordu.
hollandalı kaptan şaşırmışçasına izliyordu tv'deki adamı.
birkaç dakika sonra tv'deki adam ekranlardan ayrılmıştı.
hollandalı pilot şaşkındı, "kim bu adam" diye kekeleyerek sordu.
"o adam türkiye'nin en büyük kentinin başkanı" diye yanıtladılar.
holandalı pilot da daha da şaşırmıştı, nasıl yani? nasıl başkan olabilirdi bu.
hollandalıya neden bu kadar şaşırdığını sordular.
hollandalı pilot anlatmaya başladı.
bilmem kaç bin feet'te uçuyorduk, hava şartları kötüleşti, ben uçağın kontrolünü kaybettim, bu arada yardımcı pilotum da bayılmıştı ki yanımda beyaz ve geniş kıyafetler içinde bir adam belirdi. arapça birşeyler söylüyordu, birkaç dakika bu böyle devam etti, daha sonra uçağı kontrol edebildim.
akabinde adama dönüp sordum "kimsin sen" diye, "ben ümmetimin dostuyum" dedi, "uçakta benim ümmetimden tam 40 kişi vardı" diye devam etti.
uçağı sağ salim buraya indirdiğimde bir süre durdum düşündüm, uçak ve yolcular bu adamın yol göstermesi ve duaları ile kurtulmuştu.