türkiye de kesinlikle inanca saygı gösterilmediği bir gerçek.bu yahudi de olabilir,hristiyan da,alevi de neticede herkes inancı gereği yaşamlarına yön verebilir her yerde.asıl sorun devletin sisteminde bunların bir potada eritilip kimseye mağduriyet yaratmamaktır.
türban yada başörtü sorununu tanımladığınız cümleler tamamen kendinizi bağlar.kimin inançla,kimin siyasi ideolojiyle örtündüğünü nerden bileceksiniz ki.bu bazen aşırıya kaçtığı için insanlar arasında sen dini kullanıyorsun amacın laik üniter yapıyı yıkmak gibi söylemler,linç politikası yürütmek günü kurtarmaktan sorunu dahada büyütmekten başka bir şeye yaramıyor.
elbette eğitim öğretim hakkı herkesin en doğal misyonu.türkiye yasalarında kılık,kiyafet kanunları bellidir.lakin dünyanın her yerinde olduğu gibi bu ülkede de pratikte uygulama çok zor.bu türban-başörtüsü meselesini kendi lehine kullanıp bunlar üzerinden siyaset yapan insanlar da var.
bu çatışmada iki arada bir dere de kalan bir kesim var ki en mağdur olan taraf.bir yandan aile,çevre,sosyal baskılar diğer yandan devletin kızan yüzü ve aşırı katı laik çevreler aşağı tükürseler sakal yukarı tükürseler bıyık.
