- AKP hükümeti döneminde Antalya Başsavcılığı'na atanan Hüseyin Baş, aynı hükümüet döneminde izmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na verildi. Eski Bakan Binali Yıldırım'ın bir yakını ile ilgili yolsuzluk soruşturması başlayınca, üzerinde de baskılar arttı. Beyefendiler, soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısının değiştirilmesini, dosyanın kapatılmasını istediler. Gece yarılarında edilen telefonlarla başsavcı üzerinde baskı kurmaya çalıştılar. Üzerindeki baskılar için tutanak düzenledi ve HSYK'ya dilekçe verdi. Alnından öpülmesi gerekirken izmir'deki görevinden alındı ve Samsun Bölge Adliye Başsavcılığı'na verildi. Geçtiğimiz ay da çıkan kararname ile Gaziantep'e düz cumhuriyet savcısı olarak atandı.
- 17 Aralık operasyonunu gerçekleştiren dönemin Mali Şube Müdürü Yakub Saygılı ve diğer görevlileri tutuklamaya sevk etti diye cumhuriyet savcısı başseavcı vekili yapıldı.
- Yagıda Birlik Platformu'nun karşısında kim durduysa onlar cezalandırıldı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hayrettin Türe, HSYK'ya yönelik "Aday Olma, Yargıtay Üyeliği verelim" denilmesine karşın aday oldu ve görevinden alınıp Sincan Hakimliği'ne verildi. Yine HSYK adaylarından Yargıtay savcısı Arif Alemdar Çorum'a, Sincan Başsavcısı Murat Gökçe Eskişehir'e, Yeşim Sayıldı Samsun'a tenzili rütbeyle verildi.
- Hükümetin aleyhinde olabilecek kararlarda imzası olanlar, hükümeti zor duruma düşürenleri uzaklaştırmak için bu insanları "cemaatçi" diye yaftalayıp başta görevlere atadılar.
Ne yazık ki ülkemizde ülkemizde yargının bağımsız olduğunu söylemek mümkün değil. Daha da kötüye gitmez umarız.