özgen geldi yanıma dün. minibüsü var. güzel bir yuvası, allah bağışlasın bir de melek gibi kızı var. ağlamaklıydı özgen. "bunların alayı sapık" diye konuşmuş arkasında oturan iki tip.
özgen, eski nişanlısı tarafından minibüsünde tacize uğrayan bir kızı, dallama indikten sonra minibüsten indirmemiş, son durağa kadar götürüp yolcuları bıraktıktan sonra evine götürüp bırakmış bir kardeşimiz. özgen milliyetçi. mhp li, bozkurt işareti yapıp fotoğraf çektirir gururla.
işte o özgen dudakları titreyerek konuşuyordu dün, "o pezevenk milliyetçiyse ben milliyetimi inkar ederim abi" diyordu. çok ağırına gitmiş özgen'in. ki turistik bir yerde hattı olduğu için, arabasına binen kadınları ve kıyafetlerini çoğunuz rüyanızda bile göremezsiniz. dönüp bakmaz özgen, adım gibi eminim.
oturduk birer çay içtik. benden birşey rica etti. beraber onu yaptık.
özgecan'ın resmini aldık, köşesine siyah kurdele koyduk. öbür tarafına da "bizlerin de özge'can'ları var" yazdık. iki tane çıkarttık, birini hemen dolmuşunun kapısının girişine, birini de şoför koltuğunun üstüne astı. o kadar rahatlamıştı ki özgen... çocuklar gibi seviniyordu.
işte bu özgen'e bir takım sıfatları yapıştıranlarla tartışacak hiçbirşeyim olmaz benim.
