cemile bayraktar

entry38 galeri
    13.
  1. bu kadının dünkü tiviti atarken art niyetli olduğunu ama maalesef ki doğru bir noktaya da parmak bastığını düşünüyorum. iyet okumak haddime değil, o yüzden art niyetli olup olmaması tamamiyle benim kuruntumdur. ama yazdığı şeyde haklılık payı olduğunu görüyorum.

    kadın ne diyor? ne dediği yazıyor zaten ama daha kolay anlaşılması için özeti şu. müslüman ülkelerde yaşanıyor bunlar diyerek suçu islama atmaya çalışanlara sesleniyor ve diyor ki: abdde de iki dakikada bir tecavüz oluyor, onlar da mı müslüman toplum oldukları için yaşıyor bunları? ve ekliyor: "çenenizi kapatın". kime hitap ettiği açık, islamla tecavüzü bir araya getirmeye çalışanlara diyor.

    dünden beri araştırıyorum, bazı yandaşlar ve aktroller gibi yavşaklık yapmayacağım, müslüman toplumlarda tecavüzün çok daha sık görüldüğüne dair bir bulguya rastlayamadım. evet yalan yok, ben de başta böyle bir ilişki olacağını düşünmüştüm ama yok işte. en çok tecavüz vakalarına güney afrika, abd, ingiltere ve özellikle de isveç gibi ülkelerde rastlanıyor. türkiye, listede oldukça iyi bir sırada. tabi ki bunun bir sebebinin de tecavüze uğradığı halde şikayette bulun(a)mayan kadınlar olduğu söylenebilir. hele ki en çok taciz ve tecavüz vakalarının partnerler arasında tezahür ettiği ve bizim toplumda bunun tecavüz olarak addedilmesinin bile zorluğunu düşünürsek eğer, evet böyle bir şey kesinlikle var. ama yine aynı şeyi söylüyorum, müslüman toplumlarda kadınların daha çok tacize ve tecavüze uğradığını gösteren delil yok, ben bulamadım en azından. bulan varsa da paylaşsın.

    peki neden art niyetli diyorum? çünkü bu olay yaşandığından beri akpli medyada ciddi ciddi bu olayı mümkün olduğunca savuşturma, hasır altı etmeye çalışma çabası var. "bizi acımızla baş başa bırakın, siyasetinizi karıştırmayın" diyerek prim yapmaya çalışan eşşekler türedi. aynı eşşekler somada da vardı. ermenekte de...

    erkek egemen toplumda kadınların seks objesi olarak görülmeleri, aşağılanmaları ve kolayca tecavüze uğramaları; iş ve emek sömürüsü sonucunda özellikle maden gibi zorlu çalışma koşullarında meydana gelen işçi ölümleri... bunlar siyasetin konusu olmaktan öte, aslında özüdür. sizin dar beyinleriniz, siyaseti akp-mhp-chp kıskacına indiriyorsa bizim suçumuz ne? özgecan öldü, bu saatten sonra geri de gelmeyecek. ama biz bundan ders çıkarmazsak, iki ay içinde yeni özgecan vakalarıyla karşılaşacağız. şunu unutmamak gerekir ki tecavüzcü, seri katil ve benzeri suçluları toplum yaratır. işte bunların çıktığı bataklığı bulmazsak ve kurutmazsak sadece her vakada sahte gözyaşları dökmüş oluruz.

    kaldı ki bu paranoyakça tutum, iktidarın da öfkeleri üzerine çekmesine sebep oluyor. daha geçen gün nabi avcı "ne kadar önlem alırsanız alın bu tarz olaylar yaşanıyor maalesef" dedi. tamam belki gerçekleri söyledi ama bizim ondan duymak istediğimiz şey hükümetin bu tarz şeylerin bir daha yaşanmasını engellemek için neler yapacağıdır.

    kaldı ki bu olay öyle bir olay ki, bu hayvanları ve daha nicelerini kendi aralarına kabul eden ülkücü camiadan tutun da o dolmuşlara insanları mahkum eden belediyelere, özgecanın toprağa verildiği sıralarda zil takıp oynayarak protesto yaptığını sanan nazlıaka ve chp teşkilatına, kendi oy aldığı bölgede yaşanan yüzlerce tecavüz vakasında ses çıkarmakta zorlanan hdp teşkilatına kadar neredeyse bütün siyasi teşkilatların bu olayda sorumluluğu var. yani tüm yüreğimle söylüyorum ki bu toplumda şu an herkes ama herkes şapkasını önüne alıp düşünmelidir.

    sözüm ona kadın hareketleri temsilcilerinin de düşünmeleri lazım. onların da şapkayı önlerine almaları lazım. birinci sıraya kadını değil, "kendileri gibi olan kadınları" koyan bu sözde örgütler de neden biz bu kadar etkisiziz, neden böyle bir olayda bile samimiyetle bütün kadınlara ulaşamıyoruz diye kendilerine sormaları gerekir.

    şimdi böyle bir zamanda bile meselelerin üzerine gitmekten çekinenler, "siyaseti bulaştırmayın, fatiha okuyup gidin" diyen samimiyetsiz yavşaklar benim gözümde yeni özgecan vakalarının müsebbibidirler aynı zamanda.
    1 ...