anlamak için bayağı zorladım kendimi. sonunda şöyle bir anlam bularak, anlama yolunda pes edişime bir kılıf uydurdum:
"aman, kendini asmış yüz kiloluk bir zenci,
üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten"
gecenin bir vakti, sessizliğin ortasında o koca cüsseyle kendini asarak intihar etmeye kalkışan 100 kiloluk kardeşimiz, tabii ki asılı olduğu ipi koparacak ve amacına ulaşamayacaktır (mış bana göre). şahsın özellikle bir zenci olarak seçildiğini düşünüyorum, hem şişman hem zenci. toplum tarafından intihara sürüklenmesi için maalesef yeterli iki sebep.
"ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten."
"hem bu lüzumsuz işe kalkışıyorsun, hem tedbirini almıyorsun, hem de eline yüzüne bulaştırıyorsun arkadaş." diyor sanırım. hemen arkasından
"iyi nişan alırdı kendini asan zenci
bira içmez ağlardı, babası değirmenci,
sizden iyi olmasın, boşanmada birinci...
çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen."
yani iyi bir nişancı olan bu zenci, kendini asana kadar gayet tabii kendini vurabilirdi. fakat elindeki imkanları göremeyen bu zenci her gün değirmeninde yulaf, buğday ve tabii ki en önemlisi arpa öğüten bir babaya sahipken, o arpanın kıymetini bilip biraları içip rahatlamak yerine ağlardı içli içli garibim, diyor sanırım. boşanmada birinci oluşu da ağlamasını haklı çıkaran sebeplerden biri, sanırım bununla da hayatının yeterince berbat olduğu - edildiği- anlatılmak isteniyor. "çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen" dizesi de sanırım kendini asma işlemini başaramayan ve iyi bir nişancı olan bu zenciyi hayata bağlamak için nişancılık yeteneğini kullanarak kendini iyi hissedebileceği bir teselli, motive etme yolu. aynı zamanda bu son cümle zencinin hayatında bir haltın değişmeyeceği anlamına da geliyor olabilir. Belki de iyi bir nişancı olan bu zenci, çocukken kuş vurarak geliştirmiştir bu yönünü. Çocukluğunu hatırlatarak mutlu etmeye çalışıyor da olabiliriz kendisini :)
yani tümünden çıkardığım anlam da şu: başkaları için kendini üzmenin ne anlamı var canım kardeşim? bir delilik yapacaksan da adam gibi yap, enine boyuna düşün. önce gözünün önündekinin kıymetini bil, elindeki fırsatları değerlendir. yine de olmadı, hayatını değiştiremedin mi? o zaman her gün ne yapıyorsan ve seni en çok mutlu eden neyse onu yapmaya devam et, zaten iyi kötü yaşayıp sonunda gidiyoruz hepimiz.
birşeyler anlamak için bayağı kastım. en azından daha mantıklısını okuyana kadar ya da bulana kadar kafam rahat sayılır :)