Kahramanmaraş, Pazarcık ilçesinde yörük ve Kürt bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş ilginç bir ablamız. Köklü Kureyşan aşiretine mensup. ilkokulu 3. sınıfa kadar okumuş. Ailesiyle Ankara'ya, oradan da Düzce'ye yerleşmiş.
Şarkıcı olmak isteyince babası parmaklarının arasına kaşık koyup hepsini kırmış. Bu da yetmemiş, boynuna ip geçirip ahırda hayvanların arasına bağlamışlar. Rahmetli amcası daha da betermiş. Türkücü ve televizyona çıktığı için "götürün bu kızı dağın başına, sıkın kafasına bir kurşun" demiş. Zaten aynı amca bir gün televizyonda onun çıktığını görünce televizyona bir kurşun sıkmış ve az daha ev yanıyormuş. Böyle arızalı bir aileye mensup.
13 yaşında babası yaşında bir adamla evlenip peşi sıra iki çocuk doğurmuş. Ankara'daki radyonun kapısından dilenci zannedilip kovulmasına rağmen en sonunda bildiğimiz Dilber Ay olmuş.
Beş yıl önce piyasaya çıkardığı "tavukları pişirmişem" şarkısı artık Nişantaşı'ndaki gece kulüplerinde ve Fenerbahçe'nin kazandığı derbi maçları sonrasında Şükrü Şaraçoğlu Stadı'nda çalınıyor.
Önder Açıkbaş ile birlikte oynadığı "Mazlum Kuzey" filmi hala vizyonda. Bir zamanlar paraya para demeyen, uçak alacakken bahçeye koydukları takdirde çocuklar orasını burasını kurcalarken kırabilirler diye almaktan vazgeçen, üçü amerikan 8 arabası varken, bugün Düzce'de bir gecekonduda yaşıyor Dilber Ay...
Gençliğinde gazinolarda çıkarken patronlarından biri bacak bacak üstüne atmasını isteyince "Sen şarkıcı mı arıyorsun yoksa manken mi" diye kızan ama sonrasında da "Beni satmaya mı getirdin ulan" diye menajerini döven bir kadın Dilber Ay.
içindeki sert kadından da en fazla kocası ibrahim Bey çekiyormuş. Adamcağız "Dilber Ay'la mı evlendim asker arkadaşımla mı bilmiyorum" diyormuş. Kızdı mı ağzı hiç durmayınca o konuşmaya başlayınca kocası evi terk ediyormuş. Öyle ki günün birinde dırdırı çok abartınca kocası Düzce'den eşofmanla çıkmış ve soluğu Ankara'daki kardeşinin evinde almış.
