kemalist tayfanın, cemaatle yaptığı işbirliğini hak ve hukuk kılıfına soktuğu olay. düşmanımın düşmanı dostumdur mantığının başka bir tezahürünü izliyoruz. oysa biz kendilerinden hep duyardık, "feto ve adamları..." diye başlayan cümleleri. bunların tehlikeli olduklarından bahsedilirdi, mücadele etmek lazım denirdi, şimdi ise, aman benim şakirdime dokunma diyorlar. bunların polislerine sahip çıkıyorlar, bankalarına sahip çıkıyorlar. bu bankanın nasıl kurulduğunu sorgulayacak vicdanlı bir kemalist gelir mi acaba buraya. sanmıyorum, çünkü şu an düşman ortak, gerisini karıştırma.
ergenekon davaları görüldüğü sırada, 17 aralık savcıları için; "bu savcılar militandır ve hiç bir kararları hukuki değildir" diyen bu tayfa, 17 aralıkta bu savcıları hukuk kahramanı ilan etmişlerdi.
oysa vicdanları kararmasaydı, "evet bazı yolsuzluk iddiaları var fakat bu yolsuzluğu bu savcılar araştırmamalı, çünkü bu savcılar hakkında biz militan ve hukuk düşmanı yorumunu yapmıştık, maksadımız adalet yerini bulsun" derlerdi. ama niye desinler, hükümet düşse bayram edeceklerdi.
al sana hukuk işte. zamanında ak partiyle cemaat işbirliği yaptı deyip cemaatin tüm hukuksuzluğunu, savcılarının militanlaşmasını görme, sonra burda bank asya'ya arka çık, tam sana ve liderine yakışan omurgasızlık. sahi eylül 2013'de feto ve kılıçdaroğlu pensilvanyada ne konuşmuşlardı. boşver, zaten her şey ortada.
