edebiyattan anlamayan yazarların çokluğu

entry4 galeri
    1.
  1. albert camus'un sık sık değindiği hayatta kalmak için yaşamak ve de en önemlisi okumak eylemlerinin minimumda kaldıgı bir ortamda benzersiz bir şekilde yazan birinin haykırdığı ve nefretle sonunu bağladığı bir durum. frankynin eşsiz satırlarını dahi okumaktan aciz bir ortamda yazmak bazen çok acı verici yahu. bunun acısı günden güne büyümekte.

    edebiyat öyle sizin dediğiniz gibi sanatın bilmem kaçıncı dalı ya da bambaşka dünyaya açılan yepyeni bir penceredir falan fıstık gibi kuru gürültülü, boşboğaz girizgahında bir yapı değil. bunu biliyosunuz di mi lan? ama nerde. edebiyat tüm sanatların hatta yaşamın babası, annesi ve hatta tamamıdır. ama şöyle arada sırada boş vakitlerimde yazıp kimi zamanda birkaç saniyemi alacak düzeyde okuduklarıma bakınca ne boş insanlarsınız lan. şaka yapmıyorum. ee tabii bunun kimin için geçerli oldugu sonuçlarını da kendiniz çıkarın. frankynin görevi bu değil. okudugu kitap sayısı yasından bile az olan bir gruptan söz ediyoruz ki, yılda bir kitap dahi etmediği aşikar.

    ama franky için bambaşka birşey bu. hani bu kadar yavruyla gecesini gündüzüne katacak seviyede bir münasebete girebiliyorsa bunu okudugu onlarca edebiyat süsüne borçlu. albert'ten, vian'dan, kimi zaman dostoyevski'den yaptıgı kısacık alıntılar yavruları kucağına düşürmek için yetiyor da artıyor. mesela yarın akşam milano yakınlarında chinizello civarında bir yavruyla masserati test yürüşü yapmak için davet aldı. tabii ki gidecek ve gecenin sonunda küçük franky o kızın dolgun dudakları üzerinde sürecek. kurtuluş yok bundan.

    yahu bir an önce kendinize çeki düzen verin ve şurada yazdığınız iki satırlık değersiz, boş yazılardan vazgeçin. hatta edebiyatı okumaya frankyden başlayın. iyi bir başlangıç sizin için. sorun yok di mi lan?
    4 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük