kimi nurcular tarafından "tevil" edilmeye çalışılan gerçektir. evet, said-i kürdi ittihatçılarla birlikte hareket etmiş, abdülhamit rejimini ve abdülhamit'i kötülemiş, ''seleflerim muhammed abduh'tur, cemaleddin efgani'dir'' demiştir. seleflerinin ikisi de masondur!...
kendilerinin de itiraf ettiği gibi, gerçek böyleyken ne yapıyorlar? zinadan filan dem vurarak "tevil" derdine düşüyorlar!.. bakalım tevil neymiş?
a. (te:vi:li) esk. Bir sözü veya davranışı görünür anlamından başka bir anlamda kabul etme, çevri: “Selim Bey birçok vesilelerle evvelki hiddet ve şiddetini affettirmeye, sebebini başka başka şeylerle tevile çalıştı, gönlümü aldı.” -E. i. Benice.
peki söz konusu şahıslar tevil edeyim derken akıllarına neden "zina" gibi garip bir örnek geliyor? insan psikolojisi böyledir işte... birini yalan yoluyla aklamaya çalışırken bile bilinçaltı insana oyun oynar, içten içe ne hissettiğini açığa vurmasına sebep olur bazen. örnekleri "zina"dır, zira taptıkları said-i kürdi'nin masonları selef ilan etmesini, ittihatçılarla yatağa girmesini öyle görüyorlar kendilerine bile itiraf etmek istemeseler de...