Birde Mehmet Turgut'un fotoğraflarından yola çıkarak şuna değinmek isterim. Güzellik görecelidir. Neye göre güzel, kime göre güzel? Güzelin güzel olduğunu nasıl ve neye göre değerlendirebiliriz? Sanat eleştirisi dersini de bu yüzden koymuş adamlar. Yapıtta kullanılan objenin, modelin yada mekanın güzel olması değildir olay. Evet güzel bir modeli, ya da göze hoş görünen bir nesneyi hepimiz beğenebiliriz elbette. Ama çirkini güzel yapan şeyi anlamak biraz bilmekle alakalı... Eski dönemlerdeki en ünlü sanatçıların yapıtlarına baktığınızda bunu biraz daha kavrayabilirsiniz. Gerek model bazında gerek tema bazında ele alınırsa, güzel oarak ele alınamaz birçoğu. Adamlar isa'nın çarmıha gerilişini resmetmiş mesela. Gerçi konu olarak can alıcı bir noktaya değinilmiştir ama görselliğe baktığınızda "güzel" diye nitelendirilemez değil mi? Ya da bazı sanatçıların çalıştığı farklı temalar var. Tuvaletini yapan birinin resmedilmesi de güzel olarak tanımlanamaz. Ama onların sanat eseri olmasının elbette ki belli nedenleri var. Değerler doğrultusunda ilerlersek haklı olduklarını düşünebilirsiniz ancak. Konu veya modelin güzelliği, yapıtın teknik özelliklerinin önüne geçmemeli. Yani bu durumda Mehmet'in fotoğrafları çok yanlış eleştiriliyor. "Güzel" kavramını tek yönlü algılayan insanlar da beğenmeyip yerden yere vuruyorlar haliyle... Ha bir de unutmadan, başkalarından esinlenmesi de onun sanatını eleştirmenizi gerektirmez. Uzun yıllar önce de birçok sanatçı birbirinden etkilenmiş, bu şekilde çalışmalar yaparak, sonrasında kendini bulmayı başarmıştır... O da işin çok başında aslında. Her geçen gün eserlerine kendinden bir parça daha katarak sanatını besleyeceğine, bu şekilde kendini bulacağına ve daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum...
