fetih ve işgal kesinlikle biribirinden ayrı kavramlardır.
işgal bir devletin toprağına yersiz nedenlerle girilip orayı burayı talan edip yağmalama halkın kadınına tecavüz etme, terörist bir hareket uygulamadır. osmanlı bunları ne zaman yapmıştır?
fetihte, kaybeden kazanana boyun eğer.
kazanan taraf yenilenin halkına eziyet etmez, bir takım düzenlemeler yeni yapılanmalar yapar aldığı yerde.
bir arap aydını olan; mısırlı fehmi şinnavî, araplar'ın bu konuda osmanlı'ya yaptığı haksızlıkları şöyle kaleme almış;
Çoğu kimseler Osmanlıların Arap âlemindeki mevcudiyetini bir işgal olarak değerlendiriyor, hatta ingilizlerin Mısırı, Sudanı ve Fransızların Kuzey Afrikayı işgalinden bahsederken kullandıkları dilden daha ağır bir dille Osmanlıya saldırıyorlar.
Evvela şunu sormak lazım: Eğer Arapların Endülüsten kovulmasından sonra Türk askeri Kuzey Afrikaya yerleşmeseydi Hıristiyanlaştırma ve Avrupa işgali ispanyadan Kuzey Afrikanın iç bölgelerine kadar uzanacaktı
ikinci olarak şunu söyleyebiliriz:
Osmanlının Arap vatanına girişi kesinlikle bir işgal olmamıştır.
Şüphe yoktur ki, Osmanlı hangi islâm beldesine girmişse orduyu oluşturan askerler orada hemen sivil hayata karışmış, halkla birleşmiş, evlilik, ticaret vb. yollarla neredeyse kendini hissettirmez hale gelmiştir. Bizim kanlarımızda Osmanlı kanı mevcuttur Şu anda bile pek çoğumuzun soyu Osmanlıdan gelmektedir. Osmanlılar kesinlikle Fransız, ingiliz, ispanyol veya Amerikalılar gibi değildiler.
işgalci kesinlikle öyle basit bir kavram değildir, ecdadına ''işgalci'' diyen aynı zamanda türk olduğunu iddia eden kim olursa olsun hiç şüphesiz iki paralık hainlerden farksızdır.