takiyenin çocukları. sen açıkça kabul etmesen de bal gibi de akplisin işte !
partinin kuruluşu, hükümet, iktidar olunuşu 10 küsur sene geçse de varlıkları devam eden güruhun üyesi. bu tavır ben en çok akademisyenlerde(onlarcasında gördüm), öğrencide ve belli esnaf çevrelerinde görülür. ortak noktaları paradır.
bunların en önemli özellikleri gün gibi aşikar olan olaylara kuşkuyla yaklaşırlar. bu kuşku bir tereddütten, olaya başka açıdan bakmalarından kaynaklanmaz. mevcut statülerini korumak isterler. kendileri açık olsun istemezler. az,çok bir menfaatleri vardır. bunlar dilsiz şeytandır. böyle olmalarına rağmen demokrat bir tavır sergilediklerini sanır. veya etliye sütlüye aman bulaşmayayım diye akp'ye/akpliler'e karşı açıkça doğruları söyle(ye)mezler. işin aslı ne söylemeye çalıştıklarını kendileri de bilmez.
yaşanan olaylara karşı ikiye bölünmeye hazırdır. hazırdır ama bu "esas duruş"un kaideleri var. mesela sanatçılar, futbol takımları ak saray'a giderse gayet normaldir. sanırsın geçiyorken uğramışlar. bu eleştirilince "chp/mhp/bdp'de buluşuyor", hatta bu durum ile ilgili fotoğraf da paylaşırlarsa: "böyle olunca yalaka olunmuyor da böyle olunca mı yalakalık" gibi abuk subuk savunma mekanizmaları vardır.
sosyal yardımları gözü kapalı savunurlar ama bu halk neden bu derece muhtaç diye düşünmezler.
trt dizilerinde akp hükümeti lehine program, dizi yapılırsa çok güzeldir, çok hoştur. trt'nin özerk olması namına bir eleştri getirilimez(trt kurulduğu zamandan beri hiçbir zaman tam özerkliğini sağlayamadı. mini minnacık ismail cem sağlamaya çalışmıştır.) veya leyla ile mecnun gibi bir dizi yayından kaldırılsa ses etmezler. bir şey söylerse de "eee gezi'ye katılmışlar. oh olsun" falan diye izlediği diziye kaypaklık yapabilirler.
demokrasi, vatan millet sakarya modunda olup seçim barajı hakkında tek bir olumsuz eleştiri yoktur. yani barajda heba olacak %9.99'luk kesmin iradesinin hiç olmasının bir önemi yoktur.
para için susarlar. bu susuş liberal olsan da muhafazakar olsan da temel bir susmadır.
muhalefet partileri ve başkanlarını/siyasetçilerini tutarsızca eleştirilir. eleştirmesin demiyorum. çamur atıp kaçıyorlar. akpli vekiller hakkında hiiiç mi hiç ses etmezler. sanırsın onlar tövbe haşa bir tanrı.
twitter'da, facebook'ta(sosyal medyada) akp'nin bakanlarını, milletvekillerini; başbakanı, cumhurbaşkanını takip ederler. ama herkes gibi değil. takip ettiğim görülsün diyedir. zamanı gelince bakarlarsa aman bir şey olmasın diye. bir muhalif sorarsa neden takip ediyorsun diye "yasak mı", "özgür değil miyim", "devletin temsilicisi sonuçta" diye söyler geçer.
bunlar hayatlarında hiçbir eyleme/mitinge/yürüyüşe katılmasalar da sürekli sokağa çıkıp hak arayanlarla bir alıp veremedikleri vardır. sen de eylem yap denildiğinde "ben eylem yapmam. oy atarım. sandıkta konuşurum." şeklinde sandık fetişizmi yaşarlar. birinci olan ve gizlice sevdikleri/destekledikleri/oy attıkları partileri demek ki iyi yönetiyor. kendisi hakkını alayınca ortalığa ayağa kaldırır, araya adam sokar ve işi çözülünce susar. eee hakkını dürüstçe alamayan ne yapsın? belediye otobüslerini, sokaktaki süs bitkilerini, kaldırım taşlarını, bankamatikleri pek severler. sevmek ne demek, kamu malı aşığıdır bunlar. ama kamunun malı olan plastik mermi, toma suyu, gaz fişeği, kurşun bir insanı yaralarsa ve öldürürse kesin o insan bunu hak etmiştir.
mit kimdir ve ne yapar desen, ülkenin gururudur. yine hiçbir fikir üretmezler.
eğitim sistemi çok güzeldir. kara tahtadan, soğuk sınıflardan, akıllı tahtalara, tabletlere geldik. ülkenin hepsi bundan yaralanıyor mu veya ülkenin müfredatı çocuklar için iyi mi? amaaan boşver. olmadı özel kurs aldırırız, dershaneye göndeririz. dershane kapanmasa iyiydi de demek bir bildikleri var diye yine takiye yaparlar.
öğrenciysen, aman olaylara falan karışma. boşver otobüs zammını. zaten okula taksi ile gidip geliyorsundur. hem akşam tv'de aile, bir tanıdık görürse hiç hoş olmaz. okul bitince (belki) torpil yapacak çevre seni fişler. işsiz bir mezun olursun. devlette memur olmak çok güzel bir şeydir. sen okulunu oku. verilen kitabı sorgulamadan oku. hoca ile münakaşa etme. cumada ön saflara yaklaş. cemaat evine arada git ama hep onlardanmış gibi olma. arada milliyetçi görün. ermenilere, kürtlere hoş gözle bakma.
mesela bir akademisyen ab konusunda çalışma yapıyordur. başbakan veya cbaşkanı ab hakkında olumsuz bir şey söylerse ses etmezler. ama sen "hocam bu ab çok gereksiz. zaten yakında ortadan kalkar" dersen küser. kızar. (bkz: ab gereksiz deyince alınan ab çalışan akademisyen)
medya çalışanı, gazeteciysen, akp medyaya höt höt yaparsa; dur bakalım denil(e)mez. bir ara akp hakkında yazmayıverilir. yemek tarifi yaz, çık bir geziye onu yaz. bul bir magazin ünlüsü; onu konuştur.
*
*
*
akpli olmak, ona oy atmakta da veya olmamak, atmamak da ayıp değil(di). ama bu akp'nin yaptığı hukuksuzluğa, yanlışa, tehdite, baskıya susmak vicdansızlıktır, utanmazlıktır !
