patronum

entry386 galeri
    109.
  1. kendisine şiir armağan etmek istedigim süper uuser.

    hoş geldin!
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    çizebilseydim,
    bahar olacaktı yüzün
    yazabilsem,
    en uzunu şiirlerin
    olmadı, beceremedim
    adını duvarlara yazacak çağım da
    çoktan geçit benim.
    yasak sevdamın
    gözaltı tarafı
    çaresiz,
    seni yüreğimde erittim.
    ama yine de
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    seni olmadığın zamanlarda da sevmiştik,
    olmadığın baharlarda da
    ama hiç bu kadar telaşlanmamıştık.
    beklememişiz üstelik birbirimizi
    birlikte ıslandığımız yağmurlarımız yok
    ne kavgalarımızın adı bir olmuş,
    ne dost diye baktığımız yüzler
    ayrı ayrı akmış göz yaşlarımız.
    ben, asırlardır okşamamışım yanağını,
    senin yüzün ağlamaktan yorulmuş
    ama yine de
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    bir, yüzün vardı görmediğim,
    bir, sesin
    hiç duymadığım
    kokunu çiçeklerle tanımlayamazdım.
    dokunmadım, bilemezdim
    ellerinin beyazlığını.
    hangi şarkının neresinde,
    hangi şiirin en sevdalı sözünde
    çıkacaktın, bilemezdim.
    dilimin ucundaydın hep,
    işte; şimdi düşüverdin!
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    ağır ağır çıkılan bir merdiven yok
    eskittiğin yıllardan değil,
    sızlayınca yüreğin, anlıyorsun:
    yine gecikmişsin
    sen, yeni yeni öğreniyorsun sevmeyi,
    bense çoktan düşürmüşüm aklıma ölümü.
    gönlün bedene baş kaldırdığı yerdeyim
    ama yine de
    hoş geldin,
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    unuttum, bana ne vakit gelmiştin,
    saklayacaktım seni.
    yüzün gözümde kalacaktı.
    bilmeyecektin böylesine sevildiğini.
    uykusuz gecelerimde büyüyecek,
    sensiz sabahlara uyandığımı duymayacaktın
    olmayacaktın sıradan
    eskitmeyecektim sevdamı
    yoksa yine mi beceremedim?
    ama yine de hoş geldin,
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    ben, bir bu dağları eskitemedim,
    bir de sana düşmüş yüreğimi
    gittiğim yolları hiç hesaba katma!
    düşünü görmediğim uyklular zaten haram.
    gökyüzünü boyayacak zaman da kalmadı
    haydi sar kolarını
    ayrılık diyeceğim,
    dilim varmıyor
    daha yeni söylemiştim;
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    saatin zembereği boşaldı.
    bodrumlu balıkçı ismail
    çoktan denize açıldı.
    antalyada barlar kapanalı
    yaklaşık bir saat,
    karsta saçakları çatıların,
    hala buzları taşımakta.
    ve ben hala üşümekteyim
    sensizlikten.
    düşlerimi hiç terketmedin
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    deniz tuzunu saklıyor.
    çizdiğim beyazlarda
    karlar çürüdü
    suyumuz ekşi,
    gönlümüz kırık.
    sevip de kaçanların hiçbiri,
    yüzyıllardır yakalanamadı.
    firarinin umudu tükenmiyor,
    yaşamadan bitmiyor kör olası
    ama yine de
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    bu hikayenin gecesini uzun yazdım
    bir tek, elin kalacak elimde.
    sıcak tut, söndürmesin terim.
    kapat gözlerini,
    sabahı geciktirelim
    yorgun olduğu kadar
    suskundu gönlüm.
    senden evveli anılara yükledim
    sevdaya dair ne varsa duyduğum,
    yetersiz şimdi.
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi
    ne nazım benle içti,
    ne cahit sıtkı
    onlara geciktiğim gibi
    geciktim sana da.
    yaşını yaşıma erdirip bir yol,
    yazılan onca şiiri,
    tutulan onca şarkıyı
    ne yaparız şimdi?
    ikinci perde deyip yeinden başlayamam ki!
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi
    bir tarafımızı eylülde budamışlardı,
    kalanı, sevdana kurban
    içtiğim içkiye seni düşürdüm,
    bu akşam gözlerimi
    küllükte söndürdüm.
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    yaşlı yüzümü değdirmek için yüzüne,
    ilişmek için gözüne,
    ben yaktım ışıkları
    uzaktan sevmenin çok ağırmış faturası.
    düşünsene, nasıl uzun beklemişim
    bağışla sevgilim, ben geciktim
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    korkunun bittiği yere
    yazdım adını,
    dağların en kuytu yerine
    sonsuzluk değildi beklediğimiz,
    bir parça mutluluk diye diretmiştik.
    çok mu geldi bilmem ki
    tanrının gözüne
    ama yine de
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    eskidi saatler.
    zamanı geldi,
    yeniden düşmeliyim yollara
    geceler sırtımda,
    cebimde sevdalarım
    yardan öte söyleyecek
    sözüm vardı benim
    düşlere saklamalı şimdi yari,
    uyanmamacasına!
    yükselmeli ateşim,
    kanamalı, sıkmaktan
    avuç içlerim.
    terleyip atmalıyım içimden seni.
    kimseler bilmemişti,
    görmemişti gelişini,
    benden gidişindeki gibi
    ama yine de
    hoş geldin
    eskiyen yüzümün yeni gülümseyişi,
    hoş geldin!
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük