Çok zorlu bir süreç. ve o ağırlığı kaldırabilecek çok az insan iradesi var. bu süreçte muhakak o kişiye şefkatini,samimiyetini,içtenliğini hissetyirecek bir insan olmalı. o kadar karmaşa,kriz,paranoya barındırırken yoksunluğunda, kullanan kişiye güzel şeylerin kendiliğinden var olduğunu, bir şırınga sahteliğinden daha etkili olduğunu benimsetmeli.
ben o süreçten geçtim. onu değiştirmeden, bir kalıba sokmadan, kendi kişiliğini şekillendirmeden kabul ettim. en kötü yanlarını, en çok bana yansıttı. kötülüğünü ona dile getirmedim. görmedim, duymadım, sustum. o bunları yaşatırken, ben hep iyimserliği,şefkati,samimiyeti, yansıttım ona.
3 yıl böyle geçti. sonra birgece ağır geldi hepsi, aynı samimiyette,yakınlıkta konuşmamak istediğimi söyledim. sadece peki dedi ve beni o dakika heryerden yok edip,engelledi. kaybettim, evet yenildim, sabrım yetmedi, gittim. bende öyle sanıyordum. bir ay sonra birgece mesaj attı. küsmeyelim diye. olur küsmeyelim diyerek hiçbirşey olmamış gibi aynı samimiyetimle yaklaştım. ve özledim demesinin ardından, aslında bana ağır gelmiş gibi görülen durumda, en ağır hisseden o olmuş. ve bırakmış o geceden sonra. bir aydır temiz olduğunu öğrendiğimde, ağlamak durdurulamak bir kontrolsüzlüktü artık bende.
tıbbi, bilimsel şeyler tabiki öneciklidir hayatlarımızda. ama o insanlar sevgisizlikleri,yalnılıkları yüzünden o sahte mutluluktan hoşlanıyorlar.
iyimserliğinizi, samimiyetinizi, içinizdeki sıcak ve güzel hisleri onlara yansıtın. sevildiklerini gerçekten anlayıp, güvendiklerinde herşey değişim noktasına ulaşmış oluyor.