Allah ki, O'ndan başka ilah yoktur. O hayydır, kayyûmdur.
Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama.
Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur.
O'nun izni olmadan katında kim şefaat edebilir?
O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (Hiçbir şey O'na gizli kalmaz.)
Onun bildirdiklerinin dışında insanlar,
O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler.
O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez.
O, yücedir, büyüktür.
Geceleyin inmiş olan bu Ayet-i Kerimeyi, Efendimiz (SAV), Zeydi (RA) çağırarak yazdırmıştır.
Ayet-el Kürsi indiğinde, dünyadaki bütün putlar ve krallar yere düşmüş ve başlarındaki taçları yuvarlanmıştır.
Şeytanlar birbirleriyle çarpışarak kaçıp, iblisin yanına toplanmışlar ve ona bu karışıklığı haber vermişlerdir.
Peygamber Efendimizin(SAV) Ayet-el Kürside bulunan Yâ Hayyu Yâ Kayyumu, Hayy ve Kayyum olan Allahım Senin Rahmetinle yardım istiyorum buyurarak (üzüntü ve keder anında) ettiği duadır. ism-i Azâm olduğu da rivayet edilmekle beraber, Ariflerin Sultanı Beyazıd-ı Bistami (RA) Bu ismin belli bir tarifi yoktur, lakin sen kalbini her şeyden boşaltıp, onu Allahın C.C. Vahdaniyyetine teslim ederek istediğin isimle zikret buyurmaktadır.
Ayet-el Kûrside bulunan Esma-i ilahiye hiçbir Ayet-i Kerimede yoktur. Çünkü bu Ayet-i Kerimede, bazısı açık, bazısı gizli olmak üzere onyedi yerde Allahu Teâlânın ismi geçmektedir.
Yatmadan okuyana Allahu Teâlâ tarafından bir koruma verilir, sabaha kadar hiçbir şeytan yaklaşamaz.
Yâ RasulULLAH (SAV) Kurân-ı Kerimin hangi Sûresi(derece bakımından) daha büyüktür? Diye soran Sahabeye(RA), ihlâs Sûresi buyurdu. O Sahabe(RA) Kurân-ı Kerimde hangi Ayet(Fazilet bakımından) daha üstündür. diye sorunca, Peygamber Efendimiz(SAV) Ayet-el Kûrsidir buyurdu. (Darimi)
Ayet-el Kûrsiyi okuyan kimse yedi kalenin içine girmiş gibi muhafaza edilir. Ayet-el Kûrsi, Kurân-ı Kerimin dörtte biridir.
Efendimiz(SAV) buyurdu ki; ilim sana olsun ey Eba Münzir, Canım Kabza-i Kudretinde olan Allaha C.C. yemin ederim ki, muhakkak Ayet-el Kûrsinin bir dili ve ikide dudağı vardır ki, Arşın direğinin yanında Melik-i (Müteâl olan Allahu Teâlâ Hazretlerini) takdis eder(Ona Tazimde bulunur.) (Ebû Dâvud, Ahmed ibni Hambel)