ergenliğe ilk girdiğimde benden önce giren arkadaşlarım öyle sağlam palavra sıkıyordu ki yaradana isyan eder olmuştum. allahım herkese 30 cm malafat veriyorsun benimki niye kuş kadar diye diye depresyona girmiştim. sonra bir gün playboy tvyi şifreli izlerken tam zevke geldim o sıra reklama girdiler (reklama girince 4-5 saniye şifre çözülüyordu) meğer olay hiç kafamdaki gibi değilmiş. ben eve gelen tamirci kadını sikerken komşu görüp tahrik oluyor, eltisini çağırıp gruba dahil oluyorlar falan sanıyordum oysa ki 4 5 tane takım elbiseli adam iş toplantısı yapıyormuş. reklam sonrası muhtemelen sikilecek olan güzel de bir sekreter vardı. bu olaydan sonra ergenlik iyice çıkmaza dönüştü. herkes spermin kokusunu, kıvamını çok matah bir şeymiş gibi tartışırken ben hala bana piç diyenlere sikimin suyunu iç diye karşılık vermekle yetiniyordum. bu durum gururumu iyice kırdı. artık 31 bir zevkten çok izzeti nefis meselesine döndü benim için. koltuk altımda çıkan kıllara falan bakıp motive ediyordum kendimi. hani kıl çıktıysa şartlar olgunlaşmıştır kafası. (kafamı sikim) neyse çektim 31i. sonra sanki annemin işi gücü yok tuvalet taşını eğilip koklayacakmış gibi paranoyaya kapıldım. bana kalsa annem fark etmekle yetinmeyecek bütün mahalleye koklatacaktı o tuvalet taşını. sabun döktüm tuvalet fırçasıyla ileri geri yapmak üzere eğildim ki bu sefer boxera temas etti. aha dedim bu sefer sağlam sıçtık. elimle sünnet olmuş çocuklar gibi pijamayı çekerek penguen yürüyüşü yapıp gittim kolonya aldım. o kolonya kokuyu örtbas edecekti güya. dökmemle beraber gözlerimden 2 damla yaş süzüldü. 2 metrekare tuvalette ayak ayak basmadık yer bırakmadım. sonra bizimkiler uyandı gürültüye. ben kıpkırmızı olmuşum noluyor diye soran babama bir şey yok ya duşa giricem ben taam mı diye atar yapıyorum. duşta bildiğin ağladım. sikime bakıp küfür ettim. seni hiç sevmiyorum falan dedim.
şimdi sen böyle bir ergenliğe tekrar girmek ister miydin yazar kardeş?
