babaya seni seviyorum diyememek

entry73 galeri
    45.
  1. bugün bile bu başlığı okurken beni ağlatmayı becermiş durum.

    biliyorsun bunun olacağını, zaten yıllardır hasta,doktor da artık kendinizi hazırlayın demiş. nasıl hazırlarsın ki, insan kendini buna nasıl hazırlar?

    bütün gece başında beklemek, son bir ümit yoğun bakıma girmesi, kalbi duruyor, ama tekrar çalışıyor, "aslan babam, direniyor".

    ama öyle olmuyor işte, alacak onu bu dünyada pis hastalık. gidiyor, elinize birkaç kağıt, nüfustan düşmesi, morg işlemleri, hayal alemi, gerçek olamaz tüm bunlar.

    cenaze arabasına yolu göstermek için gidiyorsun, ön koltukta sen, arkada babanın tabutu. eve gidiyorsun. akrabalar, konu komşu orada, anne ağlamaktan mahvolmuş. "başın sağolsun", "allah mekanını cennet eylesin"ler uçuşuyor, sen hala gerçek olduğunu idrak edememişsin.

    o gece evde tabut, yan odada uyuyorsun. uyumak mı,yatar konumdasın, nasıl uyur insan, arkandaki dağı almışlar senden.

    ertesi gün cenaze. "nasıl bilirdiniz" diyor. "babamdı o benim, aslan babam!"

    iki metrekare toprak, derince kazılmış. tutuyorsun, kendi ellerinle. hani bebekken o seni kucaklıyordu ya, sen de onu kucaklayıp koyuyorsun mezara, "kendi ellerinle". tahtalar diziliyor, üstüne toprak atıyorsun. babanın oradan çıkamayacağı şekilde "kendi ellerinle" kapatıyorsun orayı.

    dualar, kuran, imam bir şeyler söylüyor, dinlediğin kadarıyla. sonra eve dönüyorsun.

    akşam oluyor. her akşam o köşede elinde çayı ile oturan, kumanda bir elinde kanaldan kanala gezen adam, artık orada değil. tek boşluk o olsa keşke, sanki hayatının bir köşesinde, ya da tam ortasında oturan adam, artık orada yok.

    alışmak? geçiniz. öyle bir dünya yok. yıllarca kendi ayakları üzerinde durmuş ve babasından yardım istememiş ben, ayakta dururum tabi. ama farklı bir his. sanki onun orada olduğunu bilerek, o özgüvenle dalıyordum kavgalara, o özgüvenle saldırıyordum herşeye. nasıl olsa biliyordum, "babam arkamda". görünmez bir el destekliyormuş beni, şimdi o el yok.

    üç yıl geçti, her hatırladığımda ciğerimi sıkıştıran üç yıl.

    siz siz olun, sevseniz de sevmeseniz de, varken kıymetini bilin.

    gidin sarılın. sıkıca. belki yarın yanınızda olmaz. utanmayın yaşınızdan, "koca adam oldum" demeyin, koşun, sarılın.

    çok özledim be babam.
    1 ...