ali güven adlı sanatçının, içinde birden bire ne söyleyeceği belli olmayan şarkılarıdır. duygusal bir cümle söylemişken ardından hatunun "ne dedi şimdi bu?" gibi bir tepkisine yol açan sözleri vardır.
nedense bu adamin yeri ayrıdır bende. pek de bileni edeni yok nedendir anlamadım. halbuki bir aralar kral tv'de klipleri falan oynamıştı çok sayıda. belki de adamın bu gizemi beni çekiyor. yani nasıl beceriyor hem ortalarda görünüp hem de tanınmamayı? benim çevreme çapıma denk gelenlerde mi bir sorun var? (2 yıl sonraki editten: halbuki bu adam etek giyerek klip çeken türkiyede'ki ilk ve tek insan. o elinde gayda çalarken "bütün kızlar güzel" şarkısında.. ve konuşulmuştu da bu ama nedense çabuk unutuldu. mesela 90'larda küpe takan artistleri görüyorduk yeni yeni kliplerde ama ali güven piercing de takıyordu. ve hatta saçını sarıya bile boyamıştı. yani demek istediğim aslında akılda kalmak için bir sürü şey yapmış. ya da yaptıkları akılda kalacak şeylermiş diyebilirim. nasıl olmuşsa artık bi kızın bedduasını mı almış nedir, ne yaptıysa gündemde kalmayı ve tanınmayı o kadar göz önünde olmasına rağmen başaramamış. belki de kendi istemedi bilemiyorum. mesela magazinlerde ali güven'le ilgili pek bir şey bulamazsınız. gece hayatı falan var mı olmuş mu hiç bilmiyoruz da.)
açmış dinliyorum, duyan bir arkadaş soruyor:
-bu kim?
-ali güven
-o kim ya?
-ali güven işte yaa bilmiyor musun?
-yoo
-hani yolcu diye şarkısı var, yadigar diye?
-bilmiyorum
-ya hani bütün kızlar güzel diyor
-ı ıh
-birisi vaaar aklımdaaa ismi laaazım değil birisi var tarzııım deeğğiil???
-ı ıh bilmiyorum.
-nası yiaa! peki şey ımm ımm.. gözlerinee yemiin bozduuum unutmaaa haksızlık yapmaaaağğ??
-tıh. yok tanımıyorum ya.
-heeeeer seven kavuuşmaaaaz aşkııı yoldaaağ..
-tamam tamam sus ya tanımıyorum adamı.
nedense ne zaman ali güven dinlesem, millete kendimi bu ve benzer bir açıklamayı yaparken buluyorum. ali güven ve şarkılarını koruma derneği başkanı gibi hissediyorum kendimi. onlar bir parçammışcasına.
mesela bir şarkısında (kes hesabı yolla) şöyle bir cümle geçiyor:
-ibibikler ötedursun ben gelmiyorum. kendi kendine ne diyorsun, anlamıyorum.
insan bi durup "ibibik ne alaka abi?" diyor. ama dinlemekten de alamıyor kendini. ne çıkacak daha merak ediliyor tabi.
adam çok kuuğl bi kere yani. Sanırım bundan dolayı bi enerjimiz uyuyor ve ne zaman ne diyeceğimiz belli olmuyor o yüzden böyle anlaşıyoruz.* bir de şu ortalıklarda görünüp de tanınmama olayından da benzeşiyoruz aslında.
yalnız her şarkısı böyle değil tabi. mesela yadigar, sensiz ve boynumun borcu gibi on numara şarkıları da vardır.
o değil de o kadar dinledim dinledim hala bir yerlerden dinlemediğim şarkıları çıkıp duruyor araştırdıkça. adam geçmişe gidip şarkı yapacak değil de.. ama nasıl bir adam bu allah'ım?? bu gizem nasıl bir gizem bismillah.
birkaç şarkısını daha yazmadan da gitmeyeyim. iki kategori yapacağım. 1-normal ve 2-anormalimsi olanlar şeklinde.
1-
her seven kavuşmaz
haykırış
gitme
belki de bendim
üç kız
son sözler
neden olmuyor
gönlünden taşındım
olmaz
2-
çekemem
bu gece
geçmiş olsun
anla artık
gönlün oldu mu
sos
eylül koydum adını
delisin dolusun
yine elalem bizi konuşuyor'u nereye koysam bilemedim. ya hu aslında bu şarkıları kategorize etmeye çalışmak hata. evet hata idi. vazgeçiyorum.
editrack: hayat devam ediyor şarkısını da zikretmeden bırakmayayım dedim. o nasıl bir şeydir..
editrack 2: durdum durdum 2 yıl sonra yine ali güven dolanmaya başladı kafamda. biz toplumca bu adamı anlayamamışız (ya da kendi anlamlandırma çalışmamda bazı konulardaki başarısızlığımı ben topluma mal ettim bilemem). Eski yazımda eleştirdiğim "ibibik" kuşu bir diğer adıyla hüdhüd'müş. ve bu da önemli bir kuş. arap ve türk edebiyatında sıkça geçer. ve nurullah genç şiirlerinde okumuştum. bu ibibiğin aslında o hüdhüd olduğunu öğrendiğimde bi anda şimşekler çaktı ve ali güven'i bir adım daha anladım. çünkü hüdhüd kuşunun üzerine bir inanış var. şöyle bir alıntı aktarayım:
"Eşine olan bağlılığı, eşi ölünce yeni bir eş aramaması, yaşlandıklarında anne ve babasının yiyeceklerini temin etmesi, annesi öldüğünde uygun bir yer buluncaya kadar onu başında taşıması özellikleri bulunan hüdhüd hakkında, islami gelenekte başındaki tepeliğin anne-babasına karşı olan bu hürmetkârlığı sonucu verildiği inancı görülür. Benzer inanışlar Yunanlar ve Romalılarda da görülür.
Çok uzaklardaki suyu havadan görebilme ve keşfedebilme yeteneği ile Süleyman peygambere ve ordusuna kılavuzluk ettiğine inanılan hüdhüdün ‘hüd hüd’ şeklinde ötmesi gizli şeyleri göstermek için "orada orada" demesinden ibaret olduğu da rivayet edilir. Rüyada bu kuşun görülmesi suya kavuşma, sıkıntıdan kurtulma, uzaktan haber alma, misafir gelmesi, emniyette olmak şeklinde yorumlanmıştır."
böyle bir inanış varmış. yani "ibibikler ötedursun ben gelmiyorum" derken aslında çok şey söylüyormuş abimiz.
bir de şunu yazdım mı hiç bilmiyorum da; o 'eskiden radyolarda gece kuşağında sürekli çalan ama kimsenin kimin söylediğini bilmediği şarkılar' da onunmuş.
bi edit daha: abimiz oyunculuk da yapmış. daha neler öğreneceğim ya rabbim. halbuki şu an formasyon ve okulun finallerine artı kpss'ye çalışıyor olmam lazımdı ama benim aklım hala ali güven'in garipliğinde. ve bir haber daha buldum. kendini tamburuna zincirleyerek protesto yapan ali güven:
biz neden bunları duymuyoruz. mesela demet akalın'ın bi yüzüğü bile ne kadar gündemde olurken.. abi senin kesin birileriyle hasımlığın var. her yerden engellemişler seni. büyü yapmışlar sana. faruk k'nın bile 30 bin takipçisi var neden senin 4 bin?
